| 11"İşte orada mü'minler imtihana uğratılmıştı. Şiddetli bir sarsıntı ile sarsılmışlardı". Bu, "İşte o zaman, Allah mü'minleri denedi. Böylece de, sâdık olanlar, münafık olanlardan seçilip ayrılmış oldu" demektir. Allah'ın imtihan etmesi, kendisinin o işin nasıl olduğunu anlaması ve ortaya çıkarması için olmayıp, tam aksine şöyle bir hikmetten dolayıdır: Allahü teâlâ, mahlûkatın hangi hal üzere olduğunu bilmektedir. Ancak ne var ki O, o işi, melekler ve peygamberler gibi, kendisi dışında kalanlara da göstermeyi irâde etmiştir. Bu tıpkı, efendisinin, kölesinin kendisine muhalefet ettiğini bilip, onun muhalefeti sebebiyle onu cezalandırmayı da aklına koyup, yanında diğer köleler ve başka kimseler bulunduğu zaman, muhalefet eden o köleye, muhalefet edeceğini bile bile bir şeyi emretmiş olması haline benzer. Böylece bu iş, oradakiler tarafından da görülür ve böylece de bu ceza, en güzel bir biçimde tahakkuk etmiş olur. Çünkü artık hiçkimse, bunun bir zulüm, yahut da efendisinin sabrının azlığından kaynaklandığı kanaatini taşımaz. Ayetteki, "sarsıldılar, sıkıştırıldılar" demektir. Binâenaleyh, onlardan orada sebat eden kimseler, Allah anıldığında, kalbleri tir tir titreyen ve Allah'ın zikriyle, olbleri İtminan bulan kimselerden olmuş olurlar ki, işte pekçok mü'min bunlardır. | 
﴾ 11 ﴿