5"Hayır hayır ileride bilecekler. Yok, yok, durum onların dediği gibi değil, ileride bilecekler". Kaffâl şöyle demiştir: daha önce sözü geçmiş olan birşeyi kesinlikle red için icad edilmiş bir lafızdır. Bu kelimenin cümlede bu manaya kullanılması daha açıktır. Buna göre mana, "Durum, bu heriflerin o büyük haber hakkında, "Batıldır, aslı yoktur. Böyle birşey olmaz" şeklindeki sözleri gibi değildir" şeklindedir." Kimileri de bu "kella"nın (gerçekten) manasına geldiğini söylemişlerdir. Daha sonra Hak teâlâ bu reddi ve tehdidi iyice pekiştirmek için, "Yok, yok durum onların dediği gibi değil, ileride bilecekler" buyurmuştur ki bu, "Onlar, soruşturdukları ve hakkında görüştükleri bu şeyin, savuşturufması mümkün olmayan bir gerçek ve hakkında şüphe olmayan bir vakıa olduğunu bilip-anlayacaklardır" "Kellâ" kelimesinin tekrarı ile ilgili olarak şu iki izah yapılabilir: 1) Bunun maksadı, te'kid ve işin şiddetini bildirmektir. İkincisinin başındaki "sümme" (yine-sonra) kelimesi ise, bu ikinci tehdidin, birincisinden daha ileri ve daha çetin olduğunu belirtmek için getirilmiştir. 2) Bu bir tekrar değildir. Bunun tekrar olmadığını söyleyenler şu izahları yapmışlardır: a) Dahhâk, "Binncisi, kafirlerle, ikincisi mü'minlerle ilgilidir. Mana, "Kafirler yalanlamalarının; mü'minler de tasdiklerinin neticesini mutlaka görecekler" şeklindedir" demiştir. b) Kadî şöyle der: "Birincisi ile, "Onlar, hasrın ve hesabın ne demek olduğunu bilecekler" manasının; ikincisi ile de, "Görüp müşahede ettiklerinde o azabın ne demek olduğunu anlayacaklar" manasının kastedilmiş olması muhtemeldir." c) Onlar, Allahü teâlâ'nın başlarına koparacağı o kıyameti bilecekler, sonra da durumun, Allah'ın kendilerini diriltmeyeceğini sanışları gibi olmadığını anlayacaklar. d) Hayır, hayır. Onlar, bu dünyada, Bedir'de Kureyş kafirlerinin başına geldiği gibi, başlarına gelecek azabı bilecekler. Daha sonra da ahirette başlarına gelecek şeyi anlayacaklar. Kıraat imamlarının ekserisi fiili, yâ ile (......) şeklinde okurlarken, İbn Amir tâ ile (siz bileceksiniz) şeklinde okumuştur. Vahidî, birinci kıraatin daha evla olduğunu, çünkü bundan önceki cümlesinde gaib sigasında olduğunu, bunu tâ harfi ile okuyabilmek için, ayette, "Onlara de ki: Sizler bileceksiniz" gibi bir takdirin yapılması gerektiğini söylemiştir. Ama ben derim ki: Bunun, "iltifat" üslubuyla böyle okunması mümkündür ve yerindedir. Bu tıpkı bir kimsenin, 'Benim kölem söyle şöyle diyor" deyip, sonra da kölesine dönerek, "Sen bu sözün vebalini ileride çekeceksin" demesi gibidir. |
﴾ 5 ﴿