7"Ki o ne semirtir, ne de açlığı giderir". Bu cümle, ya "taam" kelimesinin, yahut da "darî" kelimesinin sıfatı olmak üzere, mahallen merfu, veya mahallen mecrurdur. Ayetin manasıyla ilgili olarak şu iki izah yapılabilir: 1) Cehennemliklerin yiyeceği, insan yiyecekleri cinsinden değildir. Çünkü o yicek, bir çeşit dikendir. Dikenleri ise develer yer. Develer bile, bu çeşit yiyeceği severek yemezler. Binâenaleyh bu yiyeceklerin, gıda olarak hiçbir faydası yoktur. Gıda olabilmesi için, herşeyden önce bedendeki açlığı gidermesi ve bedende bir kuvvet ve yağ sağlaması gerekir. 2) Bu ifade, "Onların yiyebileceği hiçbirşey yoktur. Çünkü oradaki darî, hayvanın bile yiyeceği değildir. Nerede kalsın ki insanın yiyeceği olsun. Çünkü yiyecek, doyuran ve semirten cinsten olur. Halbuki darî, bu iki özellikten çok çok uzaktır" manasınadır ve tıpkı senin, hiç gölge olmadığını anlatmak için, "Falancanın güneşten başka gölgesi yoktur" demen gibidir. 3) Rivayet olunduğuna göre, Kureyş kâfirleri, "Dari', bizim develerimizi yağlandırır, semirtir" demişler de, işte bunun üzerine, "O ne semirtir, ne de açlığı giderir" ayeti inmiştir. Binâenaleyh bu ayet, ya kafirlerin sözünün yalan olduğunu ortaya koyan ve "ne semirtir, ne de açlığı giderir" demek suretiyle, sözlerini geri teptiren bir sözdür, yahut da, onların sözlerini tasdik eder mahiyettedir. Buna göre mana, "cehennemliklerin yiyeceği olan darî (diken) sizin dikenleriniz cinsinden değildir. Bu, semirtmeyen ve doyurmayan bir darîdir" şeklinde olur. Kâdî şöyle der: Kafirlerin ahiretteki bütün yiyeceklerinin açlığa fayda vermeyen cinsten olması gerekir. Çünkü herhangi bir yiyecekleri, açlıklarına fayda verse, bu onlar için fayda sağlama ve bir acıma olur. Halbuki ilahî cezalar için, böyle birşey düşünülemez." Sevinçten Parlayan Yüzler |
﴾ 7 ﴿