9

"Yüzler (vardır), o gün güzeldir; çalıştığından dolayı hoşnuttur".

Tenasüb

Bil ki Hak Sübhanehû ve Teâlâ, kafirlerle ilgili tehdidlerinden bahsedince, bunun peşinden mü'minlerin (ahiretteki) hallerini anlatmaya geçmiş ve bu işe, cennetlikleri tavsif ve tasvir ederek başlamış; daha sonra da, cennetliklerin mekanı olan cennetleri anlatmıştır.

Cennetliklerin Tavsifi

Cennetliklerin tavsifi şu iki şekilde olmuştur:

1) Onların görünüşlerinin tavsifi ki bu, ayetteki, "naîme" kelimesiyle anlatılmıştır. Çünkü "naîme", güzel, hoş, neşeli, güleç, parlak manasınadır. Bu tıpkı, "Sen onların yüzlerinde, nimetlerin sağladığı parlaklığı görüp tanırsın" (Mutaffifin, 83/24) ayetinde anlatıldığı gibidir.

2) Onların işlerinin, gönül dünyalarının tavsifi ki bu da, "(Dünyada taat ve ibadetle) çalıştığından dolayı hoşnuttur" ayetiyle anlatılmıştır.

Ayetin Açıklaması

Bu ayet hususunda, şu iki açıklama yapılabilir:

1) "Onlar, sayesinde güzel neticelere ulaştıkları için, (dünyada iken) Allah uğrundaki çalışıp çabalamalarından dolayı, övgüye değer bulundular, hoşnut edildiler." Bu tıpkı, yaptığı bir iş yüzünden güzel bir şekilde mükafaatlandırılan kimsenin haline benzer. Çünkü onun için, o işinden dolayı güzel bir netice zuhur etmiştir. Bundan dolayı, Cenâb-ı Hak sanki, "Yaptığını çok güzel yaptın, dolayısıyla da, yaptığından dolayı mükafaat elde etmeye muvaffak oldun" deyip, yaptığı işi övmüş, ondan razı olmuş gibidir.

2) Bununla, dünyadaki gayretlerinin sevabından dolayı, bu sevabları gördüğü zaman kulun "razı" (huşnut) olması manası kastedilmiştir. Bu mana daha uygundur. Çünkü Hak teâlâ'nın bu ifadeden muradı, büyük bir mükafaat gören kimsenin razı (hoşnut) olacağını ve dahasını istemeyeceğidir.

Cennetin Yedi Sıfatı

Ahiret yurdunun, yani cennetlerin tasvirini de Allahü teâlâ şu ayetlerdeki yedi sıfatla yapmıştır:

9 ﴿