9

"Hâlâ o, bilmeyecek mi, kabirlerin içindekiler eşilip çıkarıldığı zaman...".

Bu ayetle ilgili mesele var:

Birinci Mesele

(......)'nin ne demek olduğu hususu, infitar, 4. ayetin tefsirinde geçmişti ve biz, bunun, "eşilip, sürülüp dışarı çıkarılma" olduğunu söylemiştik. Bu kelime, (......) şeklinde de okunmuştur.

Men Yerine Mâ Edatı?

Birisi şöyle diyebilir: "Cenâb-ı Hak niçin, (......) buyurmuş da, "kabirlerin içinde olan kimseler..." buyurmamıştır? Hem sonra (......) dediğine göre, (......) demiş de (......) dememiştir?" Birincisine şu şekilde cevap verebiliriz: Yeryüzünde mükellef olmayanlar daha fazladır. Binâenaleyh bu, genele göre söylenmiş bîr ifadedir. Şöyle de denebilir: Onlar öldükten sonra dirilmeye başladıklarında henüz akıllı canlılar değillerdir. Aksine dirilişten sonra onlar bu hale gelmişlerdir İşte bu sebeble, hiç şüphesiz ism-i mevsut, akıl sahibi olmayan varlıklara göre getirilmiş, sonra buna işaret olarak gelen "hûm” zamirleri ise aklı olan varlıklara göre getirilmiştir.

Sinelerdeki Açığa Çıkacak

9 ﴿