10"ve göğüslerde olan şeyler, derlenip toplandığı zaman". Ebû Ubeyde buna, "Göğüslerde olan şeyler, ortaya çıktığında" manasını verirken; Leys şöyle der: "Herşeyden elde edilen şey, elde kalan ve kendinden başka giden şeydir. İşte buna "hâsıl" "hâsıla" denir. Tahsil ise, hasıl olanı seçip ayıklamadır. Bu kökün ismi, "hasîlâ"dır. Labîd bu manada şu beyti söylemiştir: "Her biri bir gün, Allah'ın nezdinde hasılatlar toplandığında, ne kadar sa'y-u gayrette bulunduğunu anlayacaktır." Ayetin tefsiri hususunda şu izahlar yapılabilir: 1) "defterlerde derlenip toplanan" demek olup, bu da, o amel defterleri top yekûn açılıp ortaya konduğunda..." demektir. 2) Mutlaka farz, mendub, mubah, mekruh ve haram olan şeylerin biribirlerinden ayırdedilmeleri gerekir. Çünkü her bir için ayrı bir hüküm vardır. Bundan ötürü kalbura (eleğe) "mihsal" denilir. 3) İnsanın içindekiler (gönlündekiler), çoğu kez dışından görünenin aksine olur. Ama kıyamet günü bütün sırlar çözülür, perdeler açılır ve içtekiler ortaya çıkar. Nitekim Hak teâlâ, "o gün (bütün) sırlar yoklanıp meydana çıkarılacak" (Tarık, 9) buyurmuştur. Bil ki bundan alınacak ders şudur: Ey insanoğlu sen, senin için faydası olmayan şeyler konusunda, hazırlıktı oluyor da mesela, kabristan yaptırıyor; tabut alıyor, kefen hazırlıyorsun; yaşlı kadınlar, kefen dokuyorlar ve "Bütün bunlar, mezarda kurtçukların yemesi içindir. Ya Rahmân'ın hissesi nerede?" denilir. Hatta kadın hamile olduğunda, doğacak çocuğa elbise ve saire hazırlar. Kendisine, "Daha çocuk yok, bu ne hazırlık" dediğinde, "Karnımda olan, birgün gün yüzüne çıkmayacak mı?" der. Binâenaleyh Rab Teâlâ da sana, "Bu yerin karnındakiler birgün gün yüzüne çıkmayacak mı, peki hazırlığın nerede?" der. Malum siğası ile ve şeddesiz olarak, şeklinde de kıraat vardır. Buna göre mana, "Ortaya çıktığında..." şeklinde olur. |
﴾ 10 ﴿