108İnsanlardan gizlerler de, Allah'tan glzleyemezler. Halbuki onlar O'nun razı olmayacağı sözü geceleyin konuşup düzenledikleri zaman O, beraberlerinde idi. Allah yapacakları berşeyi kuşatıcıdır. ed-Dahhâk dedi ki: (Ebû Ta'me) zırhı çalınca, evinde bir çukur kazıp zırhı toprağın altına gömdü. Bunun üzerine: "İnsanlardan gizlerler de Allah'tan gizleyemezler" âyeti nâzil oldu. Yüce Allah buyuruyor ki: Zırhınbulunduğuyer Allah'a gizli değildir Çünkü "O, beraberlerindedir" yani, onları gözetleyen ne yaptıklarını tesbit edendir. "İnsanlardan gizlerler" âyetinin, insanlardan gizlenirler anlamında olduğu da söylenmiştir Yüce Allah'ın: "Geceleyin gizleneni" (er-Râd, 13/10) âyetinde olduğu gibi. Yani, geceleyin gizlenip saklananı demektir. Bunun insanlardan utanırlar anlamına olduğu da söylenmiştir. Bu anlama gelmesi ise, gizleyip saklanma sebebinin utanma oluşundan dolayıdır. "O, beraberlerinde idi" âyetinin anlamı ise; ilmiyle, görmesiyle ve işitmesiyle beraberlerindeydi, demektir. Ehl-i sünnetin görüşü budur. Cehmiyyet Kaderiyye ve Mu'tezile ise, bu ve benzeri âyetlere sarılarak; o her yerdedir derler. Derler ki: Yüce Allah, burada "O, beraberlerinde idi" demesi, O'nun her yerde oluşunu ispatlamaktadır. Çünkü yüce Allah, onların söyledikleri sözler dolayısıyla kendisinin de onlarla birlikte olduğunu tesbit etmektedir. Ancak bu nitelik cisimlerin sıfatıdır. Yüce Allah ise bundan üstün ve münezzehtir. Nitekim Bişr (el-Mutezüî) yüce Allah'ın- "Üç kişi kendi arasında fısıldaşmasınki, muhakkak O, onların dördüncüsüdür" (el-Mücadele, 58/7) âyeti hakkında tartışırken şöyle demişti: O, zatı ile her yerdedir. Bu sefer onunla tartışan hasmı şöyle demişti; (Buna göre) O, senin takkenin altında, senin cübbende ve eşeğinin karnında olmalıdır. Allah onların söylediklerinden yücedir, münezzehtir. Bunu Veki' (radıyallahü anhhimahullah) nakletmiştir. Yüce Allah'ın: "... Geceleyin konuşup düzenledikleri zaman" âyetinin anlamı, söyledikleri zaman, söyledikleri sözler demektir. Bunu el-Kelbî, Ebû Salih'ten, o, İbn Abbâs'tan nakletmiştir. "...O'nun razı olmayacağı" yani, kendisine itaat eden kimseler için Allah'ın hoşnut olup beğenmeyeceği "sözü konuşup düzenledikleri zaman, O beraberlerinde idi". Burada "söz"den kasıt görüş ve itikattır. Bir kimsenin Mâlik’in ve Şâfiî'nin mezhebi budur, demesine benzer. "Söz"ün söylenen söz anlamına olduğu da söylenmiştir Çünkü, bizzat söz'ün kendisi bizzat geceden düzenlenmez. (O, fiilen söylenerek geceden söylenmiş, dile getirilmiş olur). |
﴾ 108 ﴿