7Allah'ın size verdiği nimetini ve: "Dinledik ve itaat ettik" dediğiniz zaman sizi andı ile bağladığı o sözünü de hatırlayın ve Allah'tan korkun. Şüphe yok ki Allah, göğüslerde gizleneni çok iyi bilendir. Yüce Allah'ın: "Allah'ın size verdiği nimetini ve: Dinledik ve itaat ettik dediğiniz zaman sizi andı ile bağladığı o sözünü de hatırlayın..." âyetinde sözü geçen "söz ve misak"ın, yüce Allah'ın: "Hani Rabbin, Âdem oğullarının sırtlarından... zürriyetlerini çıkarıp almış." (el-A'raf, 7/172) âyetinde geçen söz olduğu söylenmiştir ki, bunu Mücahid ve başkalan söylemiştir. Bizler böyle bir sözün alındığını her ne kadar hatırlamıyor isek dahi, doğru sözlü yüce Rabbimiz bize bunu haber vermektedir. Dolayısıyla bizden alınan böyle bir söze bağlı kalmakla emrolunmamız mümkündür. Bu âyetin Tevrat'ta kendilerinden alınan sözleri gereği gibi korumak üzere yahudilere bir hitab olduğu da söylenmiştir. İbn Abbâs, es-Süddî gibi müfessirlerin çoğunluğunun kabul ettiği görüşe göre ise bu, (ashâb-ı kiram'ın) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile yaptıkları hoşlarına giden ve gitmeyen hususlarda onu dinleyip itaat edeceklerine dair verdikleri söz ve misaktir. Onlar, Hazret-i Peygambere dinledik ve itaat ettik; demişlerdi. Nitekim, Akabe gecesi ve ağacın altındaki bey'at de böyle cerayan etmişti. Yüce Allah da bunu, kendi zatına izafe ederek şöyle buyurmuştur: "Ancak Allah'a bey'at etmiş olurlar..." (el-Feth, 48/10) diye buyurmuştur. Ashâb-ı kiram, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a Akabe yakınlarında, bizzat kendilerini, hanımlarım ve evlatlarını korudukları gibi onu da korumak, ashâbı ile birlikte kendilerine hicret etmek üzere bey'atleştiler. Ona ilk bey'at eden el-Berâ b. Ma'rûr olmuştu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) lehine işi sağlama bağlamak ve bu hususta anılan akdi oldukça sıkı tutmak hususunda oldukça övülmeye değer bir konumu olmuştu o gece. "Seni hak ile gönderen adına yemin olsun ki, kendi çoluk çocuğumuzu ne şekilde koruyor isek seni de o şekilde koruyacağız. Ey Allah'ın Rasulü, bize bey'at et! Bizler, Allah'a yemin olsun ki, Savaş erleriyiz, güzel silah kullanan kimseleriz. Biz bunu atalarımızdan miras aldık..." Buna dair haber oldukça meşhurdur ve İbn İshâk Sîretî'nde yer almaktadır. Rıdvan bey'atine dair açıklamalar da yeri gelince (el-Feth, 48/18. ayetin tefsiri) yapılacaktır. Bu âyet, (sûrenin baş tarafında yer alan) yüce Allah'ın: "Akidleri yerine getirin." (el-Mâide 5/1) âyeti ile ilişkili bulunmaktadır. Onlar, verdikleri sözlere bağlı kaldılar. Allah, peygamberlerine ve İslama yaptıkları hizmetlerin mükâfatlarını versin, onlardan razı olsun ve onları razı etsin. "Ve Allah'tan korkun" yani, O'na muhalefet etmek hususunda ondan korkun. Çünkü O, her şeyi bilendir. |
﴾ 7 ﴿