77De ki: "Ey kitab ehli, dinînizde haksız yere haddi aşmayın. Bundan önce sapıklığa düşmüş, birçok kimseyi saptırmış ve sonra da dümdüz bir yoldan sapagelmiş bir kavmin hevalarına uymayın!" Yüce Allah'ın: "De ki: Ey kitab ehli, dininizde haksız yere haddi aşmayın" yani, yahudi ve hıristiyanların Îsa hakkında aşırıya gittikleri gibi siz de aşın gitmeyin. Yahudilerin aşırıya gitmeleri, Hazret-i Îsa hakkında onun nikâhlı evlilik sonucu dünyaya gelmiş bir çocuk olmadığını söylemeleridir. Hıristiyanların aşırıya gitmeleri ise, O'nun ilâh olduğunu iddia etmeleridir. Aşırıya gitmek (ğuluv), haddi aşmak, sınırı çiğneyip geçmek demektir. Buna dair açıklamalar, en-Nisa Sûresi'nde (4/171. âyetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır. Yüce Allah'ın: "... Bir kavmin hevâlarına uymayın" âyetindeki hevâlar (ehvâ), hevâ kelimesinin çoğuludur. Buna dair açıklamalar el- Bakara suresinde (2/87. âyetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır. Hevâ'ya bu adın veriliş sebebi, sahibini ateşe kadar götürmesinden (aynı kökten gelen ve uçurumdan yuvarlamak anlamını veren yehvî fiili ile İzah etmektedir) dolayıdır. "Bundan önce sapıklığa düşmüş" âyetiyle yahudiler kastedilmektedir. "Bir çok kimseyi saptırmış" yani insanların çoğunu da sapıklığa götürmüş, "ve sonra da dümdüz yoldan sapagelmiş bir kavmin hevalarına uymayın.' Yani, Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın doğru ve mutedil yolundan sapagelmiş bir kavmin hevalarına uymayın. "Sapıklığa düşmüş" anlamının tekrarlanması şu demektir: Bunlar, önceden sapıtmış oldukları gibi sonradan da sapıtmışlardır. Maksat ise, sapıklığı ilk olarak ortaya koyan ve sapıklığın gereğini yapan, böylelikle de sapıklık yolunu açan yahudi ve hıristi yani arın geçmişteki ileri gelenleri, önderleridir.  | 
	
﴾ 77 ﴿