72Bunun üzerine Biz, kendisini de onunla beraber olanları da tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Âyetlerimizi yalanlayıp îman etmeyenlerin ise köklerini kestik. Kavmini kendisiyle korkutup sakındırmış olduğu azâbı istemeleri üzerine onlara: "Gerçekten Rabbinizden size bir azap ve gazap gelecektir" dedi. Burda "gelecektir" gelmesi hak ve vacib olmuştur, demektedir. "Ve hüküm geldi vaki oldu" ifadesi, vacib oldu anlamındadır. Yüce Allah'ın: "Azâb onlara vaki olunca" (el-A'raf, 7/134) âyeti de böyledir, "onlara inince" anlamındadır. Yine: "Söz aleyhlerine gerçekleşince, Biz de onlara yerden bir dâbbe çıkartırız" (en-Neml, 27/82) âyetinde de böyledir. Âyet-i kerimede geçen; azap anlamındadır. Bu kelime ile küfrün aşırılığı sebebiyle kalbin perdelenmesinin kastedildiği de söylenilmiştir. "Allah'ın haklarında hiç bir delil indirmediği" yani, ibadetlerine dair hiç bir delilinizin bulunmadığı "... bir takım adlar hakkında mı benlinle tartışıyorsunuz?" Âyetle kastedilen tapındıkları putlardır. Putlarının da değişik isimleri vardı. Burada "isim", müsemmâ (ad olarak kullanıldığı şey) anlamındadır. Bunun bir benzeri de yüce Allah'ın şu âyetidir: "Sizin, O'nu bırakıp da taptıklarınız kendinizin ve atalarınızın taktığı bir takım isimlerden başkası değildir." (Yusuf, 12/40) Bu isimler ise, îz'den ve el-Eazz'dan, Uzza'nın kullanılması, Lat gibi isimlerin verilmesi kabilindendîr. Halbuki, bu putların izzetten (güç ve kuvvetten, şeref ve üstünlükten) ve ilahlıktan en ufak bir payları yoktur. "Kök" kelimesi, son ve kök manasına gelir ki, buna dair açıklamalar daha önceden (el-En'âm, 6/45. âyetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır. Yani onlardan geriye hiç bir şey kalmadı. |
﴾ 72 ﴿