7

"Doğru söyleyenlerden İsen bize melekler getirmeli değil misin?"

Bu sözleri Kureyş kâfirleri Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'a lay yollu söylemişlerdir. Sonra ondan doğruluğuna delil teşkil etsin diye melekleri de getirmesini istemişlerdir.

"... meli değil mî" âyeti da; edatları gibi fiili işlemeye teşviktir. el-Ferrâ': daki "mim" "levlâ" daki "lâm"dan bedeldir, der.

Bir şeyi istilâ etti" ile aynı anlamdaki: Onu istilâ etti" ifadeleri de bunun gibidir, Onunla arkadaşlık ettim" ile O benim arkadaşımdır" ifadeleri de böyledir. Buna göre "...meli değil mi" anlamındaki bu edatın haber anlamında olması mümkündür. Mesela; Zeyd olmasaydı Amr vururdu" demek gibi- el-Kisaî de der ki: Haberde de soruda da; ile aynı şeylerdir.

İbn Mukbil der ki:

"Haya olmasaydı, din de olmasaydı taşıdığınız bazı kusurlarınızdan dolayı

Elbetteki ayıplardım sizi; siz beni tek gözüm görmüyor diye ayıpladığınız için."

Görüldüğü gibi İbn Mukbil burada; : Olmasaydı" demek istemiştir. en-Nehhâs da; edatlarının aynı anlamı ifade ettiğini nakletmektedir. Dil bilginleri de buna delil olarak şu beyiti zikrederler:

"Ey hantal herifin oğulları! Sizler yaşlı develeri kesmeyi en şerefli işiniz olarak saymaktasınız.

Başına, miğfer geçirmiş, silahlarını kuşanıp zırhını giyinmiş kimseleri saymanız gerekmez miydi?"

Burada şairin kullandığı; "...mez miydi" anlamı verilen edat, aynı anlamdadır,

7 ﴿