17

Yaratan, yaratmayan gibi olur mu hiç? Artık iyice düşünmeyecek misiniz?

"Yaratan" yüce Allah,

"yaratmayan" putlar

"gibi olur mu hiç? Artık iyice düşünmeyecek misiniz?" Şanı yüce Allah, hiçbir şekilde yaratamayan, zarar ve fayda veremeyen putlar hakkında, Arapların bu konudaki kullanımlarına uygun olarak, aklı eren varlıklara dair haber verirken kullandığı fiillere uygun fiil kullanmış ve haber vermiş bulunmaktadır. Çünkü Araplar, putlara tapıyorlardı, işte bu bakımdan, putlardan; “.. an, kimseler)” lâfzı ile söz edilmektedir. Yüce Allah'ın:

"Onların ayakları mı vardır."(el-Arraf: 7/195) âyetinde olduğu gibi. Bu şekildeki kullanımın sebebinin, "yaratan" da sözü edilen zamir ile birlikte kullanılması olduğu da söylenmiştir, el-Ferrâ' der ki: Bu, Arapların: " Ben, biniciyi ve onun devesini birbirine karıştırdım. Artık bu hangisidir, bu da hangisidir bilemez oldum." sözlerine benzemektedir. Halbuki, bunlardan birisi insan değildir. Oysa, her ikisi hakkında da insan için kullanılan ism-i mevsul kullanılmıştır

el-Mehdevî der ki: Yüce Allah hakkında; Kim?" ile soru sorulmakla birlikte; Ne?" ile soru sorulmaz. Çünkü, ikincisi ile cins isimler hakkında sofu sorulur. Şanı yüce Allah cins ve türünden bir varlık yoktur. Bundan dolayı Hazret-i Mûsa, Fir'avun kendisine:

"Rabbiniz kimdir ey Mûsa?" (Tâ-Hâ, 20/49) diye sorduğunda, cevap vermiş, ancak Fir'avun kendisine:

"Âlemlerin Rabbi dediğin nedir?" (eş-Şuara, 26/23.) diye sorduğunda -birinci şekildeki sorusuna cevap vermekle birlikte, ikinci şekildeki- soru tutarsız olduğundan dolayı ona cevap vermemiştir.

Âyet-i kerîmenin anlamı şudur: Sözü geçen şeyleri yaratmaya kadir olan elbetteki kendisi yaratılmış bulunan, zarar ve fayda veremeyen varlıklardan ibadete daha bir hak sahibidir.

"Bunlar, Allah'ın yarattığıdır. Haydi Ondan başkasının ne yarattığını gösterin bana." (Lukman, 31/11);

"Yerden ne yarattılar bana gösterin?" (Fâtır, 35/40)

17 ﴿