64

Mûsa: "İşte, dedi. Aradığımız o ya." Hemen İzlerini takip ederek gerisin geriye döndüler.

"İşte aradığımız o ya" âyeti, Mûsa yanındaki delikanlıya dedi ki: Balığın bu durumu ve onu yitirmiş olmamız bizim aradığımız şeydi. Kendisini bulmak üzere geldiğimiz adam işte oradadır, demektir.

Bunun üzerine yollarını kaybetmemek için gerisin geri izlerini takip ederek geri döndüler. Buhârî'de şöyle denilmektedir:

"... Hızır'ı denizin ortasında elbisesiyle örtünmüş olarak küçük bir yeşil yaygı üzerinde buldular. Örtüsünün bir tarafını ayaklarının altına, diğer tarafını başının altına almıştı. Mûsa ona selam verdi. Yüzünü açarak: Senin bulunduğun yerde selam diye bir şey var mı? Sen kimsin? dedi. Ben Mûsa'yım dedi. İsrailoğullarının Mûsa'sı mı? diye sordu. Mûsa: Evet deyince, ne işin var? diye sordu. Mûsa dedi ki: Sana Öğretilen doğru ilimden bana da öğretmen üzere geldim, dedi..." Buhârî, Tefsir İH. sûre 3; Müsned, V, 121 ve hadisin geri kalan bölümlerini zikretti.

es-Sa'lebî de "el-Arâis" adlı eserinde der ki: Mûsa ve beraberindeki genç delikanlı Hızır'ı suyun üzerinde yeşil bir yaygıya uzanmış uyur halde buldular. Üzerinde de yeşil bir örtü vardı. Mûsa ona selam verdi, yüzünü açıp dedi ki: Bizim bu topraklarımızda selam da nerden geldi? Sonra başını kaldırıp olurdu ve: Sana da selam olsun, ey İsrailoğullarının peygamberi, dedi. Mûsa ona: Sen beni nereden tanıyorsun? Benim İsrailoğullarının peygamberi olduğumu, sana kim haber verdi!? dedi. Hızır: Sana beni haber veren ve benim bulunduğum yeri bildiren bana söyledi, dedikten sunra şöyle devam etti: Ey Mûsa, senin İsrailoğulları arasında bir meşguliyetin vardı. Mûsa (aleyhisselâm) dedi ki; Rabbim beni sana uyayım ve senin bilginden bir şeyler öğreneyim diye gönderdi. Sonra oturup, konuşmaya koyuldular. Bu sırada dişi bir kırlangıç geldi ve gagasıyla sudan aldı... ileride geleceği üzere hadisin geri kalan bölümünü zikretti.

64 ﴿