9

Onlar namazlarını muhafaza ederler.

8- Emanetlere, Ahit ve Namazlara Riâyet:

"Onlar emanetlerine ve ahitlerine riâyet ederler. Onlar namazlarını muhafaza ederler." Cumhûr burada "emanetler" lâfzını çoğul olarak okumuş, İbn Kesîr tekil olarak okumuştur. Emanet ve ahit ise insanın gerek din, gerek dünya işlerinden söz ya da fiil olarak yapmakla yükümlü olduğu herbir hususu ifade eder. Bu ise insanlar arası geçimi, verilen sözleri ve başka hususları kapsar. Bundan maksat ise bunları gereği gibi korumak ve yerine getirmektir. Emanet, ahitten daha genel bir mana taşır. Herbir ahit daha önce hakkında söz, fiil ya da inanış sözkonusu herbir husus bir emanettir.

9- Firdevs Cennetinin Mirasçıları:

Cumhûr "namazlarını" anlamındaki âyeti "namaz" lâfzını da çoğul olarak; diye okumuşlardır. Hamza ve el-Kisaî ise

"namaz" anlamındaki lâfzı; şeklinde tekil olarak okumuşlardır. Bu tekil okuyuş cins ismi olduğundan dolayı içoğul anlamını vermektedir.

Namazı muhafaza etmek; namazı dosdoğru kılmak, ilk vakitlerinde edâ etmek için eli çabuk tutmak, rükû ve sucûdunu tam ve eksiksiz yapmak demektir. Bu hususa dair yeterli açıklamalar daha önceden el-Bakara Sûresi'nde (2/3. âyet, 4. başlık ve devamında) geçmiş bulunmaktadır.

9 ﴿