12Bu iftirayı işittiğinizde mü’min erkekler ve kadınlar kendileri hakkında güzel bir zanda bulunup: "Bu apaçık bir iftiradır" demeli değil miydi? 7- Mü’minlerin Birbirlerine Karşı Takınmaları Gereken Tavır: "Bu iftirayı İşittiğinizde mü’min erkekler ve kadınlar kendileri hakkında güzel bir zanda bulunup... değil miydi?" âyeti, iftiracıların söyledikleri yalanlar karşısında beslemeleri gereken zan hususunda yüce Allah'ın mü’minlere bir sitemidir. İbn Zeyd dedi ki: Mü’minler, "mü’min bir şahıs annesine karşı böyle bir hayasızlığı işleyemez" diye düşünmeli idiler, demiştir. Bu açıklamayı el-Mehdevî nakletmektedir. "Değil miydi?" ifadesi; Niye ... medi?", anlamındadır. Anlamın şöyle olduğu da söylenmiştir: Fazilet sahibi mü’min erkeklerle mü’min kadınların bu hususu kendilerini ölçü alarak değerlendirmeleri gerekirdi. Böyle bir hal kendilerinden uzak olduğu gibi Âişe ve Safvân hakkında da aynı şekilde hatta daha da uzak bir ihtimaldir. Böyle doğru bir bakış açısının Ebû Eyyûb el-Ensarî ve hanımı hakkında söz konusu olduğu rivâyet edilmektedir. Şöyle ki: Ebû Eyyûb hanımının yanına girmiş, o da ona; Ey Ebû Eyyûb söylenenleri duydun ımı? diye sormuş. O: Evet, bu bir yalandır demiştir. Ey Eyyub'un anası sen olsaydın, böyle bir şey yapar miydin? O: Allah'a yemin ederim ki hayır deyince, şu cevabı verdi: Allah'a yemin ederim ki Âişe senden daha faziletlidir. Um Eyyub: Evet, diye cevab vermiştir. Suyûtî, ed-Durru'l-Mensûr, Vî, 159 İşte böyle bir davranış ve böyle bir tutumun benzerini mü’minlerin hepsi gösteremedikleri için yüce Allah bundan dolayı mü’minlere sitem etmiştir. 8- Mü’minlerde Aslolan Günahsızlıktır: Yüce Allah'ın: "Kendileri hakkında" âyeti ile İlgili olarak en-Nehhâs şöyle demiştir: "Kendileri hakkında" kardeşleri hakkında anlamındadır. Yüce Allah müslümanlara bir kimsenin birisine iftira ettiğini yahut kendilerinin bilmedikleri bir şekilde bir çirkinlikle ondan söz ettiğini işitecek olurlarsa, onların bu sözlerini reddedip, onu yalanlamaları gerektiğini bildirip bunu farz kılmakta, bunu terkeden ve bu gibi sözleri nakledenleri tehdit etmektedir. Derim ki: İşte bundan dolayı ilim adamları şöyle demişlerdir: Bu âyet-i kerîme şu hükmün asıl dayanağını teşkil etmektedir: İnsanın elde ettiği îman mertebesini, mü’minin işgal ettiği salih konumu, müslümanın kendisiyle örtündüğü İffet elbisesini yaygınlık kazansa dahi -esası itibariyle bozuk ya da belirsiz ise- onun üzerinden hiçbir şey izâle edemez. |
﴾ 12 ﴿