5Ve dediler ki: "(Bu) öncekilerin masallarıdır. Onu başkalarından alıp yazmıştır. Onlar sabah, akşam kendisine okunmaktadır." "Kâfirler" den kasıt Kureys. müşrikleridir. İbn Abbâs der ki: Aralarından bu sözleri söyleyen kişi en-Nadr b. el-Hâris'tir. Aynı şekilde Kur'ân-ı Kerîm'de; "esâtîr: geçmişlerin masalları" şeklindeki nitelemelerin hepsi de böyledir. Muhammed b. İshak dedi ki: Bu (en-Nadr) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'a çokça eziyet veren birisi idi. " "Dediler ki: Bu" yani Kur'ân-ı Kerîm "ancak onun uydurduğu bir yalandır." Bunu o uydurup, düzmüştür. "Ona başka bir topluluk da..." Mücahid'e göre yahudileri kasdetmektedir "...bunun için yardım etmiştir." İbn Abbâs der ki: "Başka bir topluluk" âyeti ile kasdedilen kimse el-Hadramî oğullarının mevlası Ebû Fukeyhe, Addâs ve Cebr denilen şahıslardır. Bunların üçü de kitap ehline mensub kimselerdir. Bunlardan daha önce en-Nahl Sûresi'nde (16/103. âyetin tefsirinde) söz edilmişti. "Muhakkak onlar zulmettiler." Onlar zalimlik ettiler. Onların bu yaptıkları bir zulümdür, diye de açıklanmıştır, "Asılsız bir iddiada bulundular ve dediler ki: (Bu) öncekilerin masallarıdır. " ez-Zeccâc dedi ki: "el-esâtir" çoğul olup, tekili "ustûre"dır. Tıpkı "uhdûse" kelimesinin çoğulunun "ehâdîs" şeklinde gelmesi gibi. Başkası da "esâtîr" kelimesi "estâr"ın çoğuludur. "Ekvâl"in çoğulunun, "ekavîl" şeklinde gelmesi gibidir. "Onu" Muhammed" başkalarından alıp, yazmıştır. Onlar sabah akşam kendisine okunmaktadır." Ona bu yolla telkin edilmektedir ki, onları gereği gibi belleyebilsin. "Okunmaktadır"ın aslı; şeklinde olup, tad'îf (aynı harfin iki defa arka arkaya gelmesi)nden ötürü, son "lâm" "ya"ya değiştirilmiştir. "Kartal (herhangi bir şeyin ürerine) hızlıca indi' Tekaddada" kuşun bir şeyin üzerine hızlıca atılması demektir. Üçüncü "dâd" harfi, -benzer harflerin arka arkaya gelişi telâffuzda bir zorluk (ağırlık-istiskal)e sebeb olduğundan dolayı- "ye" harfine dönüştürülerek: "tekactdâ" denilir, (el Mu'cemu'l-Vasît, "kadda" maddesi) Muhterem okuyucularımız Dikkatlerinizden kaçmadığı üzre; şimdiye kadar hadis tahrîclerinde (yani yer aldıkları kaynakları göstermede) "el-Mu'cemu'l-Müfehres li Elfâzi'l-Hadis (Concordance)"in usulünü benimsemiştik. Yani Kütübü Tis'a’yı oluşturan Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd, Nesâî, Tirmizî, İbn Mâce, Muvatta’, Dârimî ve Ahmed b. Hanbel'in Müsned'inde bu esere göre hadislerin bulundukları yeri gösteregeldik. Ancak bundan sonra -içinde bulunduğumuz şartlar dolayısıyla- hadis tahriçlerinde et-Turâs Merkezu'l Ebhâs el-Âl-i'nin 1999 tarihlî "el-Mektebetu'l-Elfiyye H's-Sünneti'n-Nebeviyye" unvanlı CD'nin usûlüne uyarak genelde -eski usulden farklı hallerde- "cild, sahife" numarası yererek hadislerin yer aldıkları kaynaklara işaret edeceğiz, Bununla birlikte eski usûlde kaynak yerler de olacaktır. Aziz okuyucularımızın bu hususu gözönünde bulundurmalarını diler, böyle bir usûl değişikliğini anlayışla karşılayacaklarını ümid ederiz. Çeviren; 28. 5. 2001 ve benzer kullanımlarda olduğu gibi. |
﴾ 5 ﴿