10"Asa'nı bırak." Onun ince yılanmış gibi hareket ettiğini görünce, arkasına bakmaksızın dönüp gitti. "Korkma ey Mûsa! Çünkü Benim katımda rasûller korkmaz. "Asanı bırak." Vehb b. Münebbih dedi ki: Mûsa yüce Allah'ın kendisine asasını bir kenara atmasını söylediğini zannetmişti. Yine denildiğine göre yüce Allah'ın Mûsa'ya bunu söylemesinin sebebi, kendisi ile konuşanın Allah olduğunu, Mûsa'nın da rasûl olduğunu, herbir peygamber için bizzat kendi nefsinde peygamberliğini bilmek maksİsmi ile mutlaka bir âyet, (belge ve mucize)nin bulunduğunu bilmesi için söylemiştir. Âyet-i kerimede hazfedilmiş lâfızlar vardır. Yani asanı bırak, o da asasını elinden bıraktı, derhal küçük bir yılanmış gibi hızlıca hareket eden bir ejderha oluverdi. el-Kelbî dedi ki: Bu küçük de olmayan, büyük de olmayan bir yılandı. Bir diğer açıklamaya göre asası önce küçük ve hareketli bir yılan olmuştu, ona alışınca bu sefer büyükçe bir ejderha oluvermişti. Bir diğer açıklamaya göre bir sefer küçük bir yılan, bir sefer hızlıca koşan dişi bir yılan, bir sefer de erkek büyük bir ejderhaya dönüşmüştü. Bir diğer açıklamaya göre de anlam şöyledir: Bu küçük bir yılan gibi hareket eden bir ejderhaya dön üşü vermişti. Ejderhanın büyüklüğü ve küçük yılanın hafifliği ile hızlıca hareket etmek Özellikleri bu yılanda vardı. İşte hızlıca koşan bir yılan, bir ejderhadan kasıt budur. "ince küçük yılan"ın çoğulu; şeklinde gelir. Şu Hadîs-i şerîfte de bu çoğul şekil kullanılmıştır: "Peygamber evlerde bulunan küçük yılanların öldürülmesini yasakladı." Müslim, IV, 1753, 1754; Buhari, III, 1204; Muvatta’, II, 976; Müsned, VI, 83. "Arkasına bakmaksızın" Mücahid'in açıklamasına göre dönmeksizin, Katâde ise bakmaksızın diye açıklamıştır. "Dönüp, gitti" insanların adeti üzere korkup kaçtı. Yılandan ve zarar vermesinden "Korkma ey Mûsa, çünkü Benim katımda rasûller korkmaz." İfade burada tamam olmaktadır. Daha sonra munkatı' bir istisna yaparak şöyle buyurmaktadır: |
﴾ 10 ﴿