6

Ve onlara arzda güç ve imkân verelim, Fir'avun'a ve Haman'a ve ordularına da onlardan korkageldiklerini gösterelim (istiyorduk).

"Ve onlara arzda güç ve İmkân verelim." Yeryüzünde ve ora ahalisi üzerinde onlara imkân ve iktidar verelim, tâ ki orayı yönetimleri altına alsınlar. Arzdan kasıt da Şam ve Mısır'dır.

"Fir'avun, Haman'a ve ordularına da onlardan korkageldiklerini gösterelim." Yani Biz, Fir'avun'a bunları da göstermek istiyorduk.

el-A'meş, Yahya, Hamza, el-Kisaî ve Halef "gösterelim" âyetini; "Görsün" diye "ya" ile ve: "Gördü" fiilinin sülâsisi (ziyadesiz şekli) diye okumuşlardır. Buna karşılık "Fir'avun, Haman ve orduları" âyetlerini da fail olduklarından dolayı ref ile okumuşlardır. Diğerleri ise ötreli "nûn" ve esreli ra ile; "Gösterdi, gösterir"den rubai bir fiil olarak "gösterelim" anlamında okumuşlardır. İfadenin akışına uygun olan okuyuş budur. Çünkü bundan öncesi "istiyorduk" bu fiilden sonrası da "imkân verelim" şeklinde idi. Dolayısıyla "Fir'avun'a, Haman'a ve ordularına" anlamındaki âyetleri de fiilin mef'ûlü olarak nasb ile okumuşlardır. el-Ferrâ'' da "Allah Fir'avun'a göstersin" anlamında olmak üzere; "şeklinde "ya" ötreli, "ra" esreli ve sonraki "ya" üstün olarak okumayı câiz kabul etmiştir.

"Onlardan korkageldikleri" âyeti şu demektir: Onlara İsrailoğullarından bir adamın eli üzere helâk edilecekleri haber verilmişti. Bundan dolayı "onlardan" yüce Allah kendilerine "korkageldikleri" şeyi göstermiş oldu.

Katade dedi ki: Fir'avun'un bir müneccimi vardı. Bu müneccim kendisine şöyle demişti: Bu sene doğacak bir evlat senin hükümdarlığına son verecektir. Bunun üzerine Fir'avun o sene doğan çocukların öldürülmesini emretmişti. Buna dair açıklamalar daha Önceden geçmiş bulunmaktadır.

6 ﴿