46

Kim salih amel işlerse kendi lehine, kim de kötülük yaparsa kendi aleyhinedir. Rabbin kullarına asla zulmedici değildir.

"Kim salih amel işlerse, kendi lehine" âyetinde şart ve cevab birarada zikredilmiştir. Aynı şekilde

"kim de kötülük yaparsa, kendi aleyhinedir" âyeti da böyledir. Şanı yüce Allah esasen kulların itaatine muhtaç değildir. Kim itaat ederse onun için mükâfat vardır, kim de kötülük işlerse onun aleyhine ceza vardır.

"Rabbin kullarına asla zulmedici değildir." Yüce Allah azıyla çoğuyla zulmün kendisi hakkında sözkonusu olmadığını bildirmektedir. Buradaki nefy ifadesi mübalağa kipi ile gelmiştir. (Yani en ufak bir zulüm dahi onun hakkında sözkonusu olmadığına göre) başkası da sözkonusu değildir. Bunun delili de şanı yüce Allah'ın:

"Şüphesiz Allah insanlara en ufak bir şey kadar dahi zulmetmez."(Yûnus, 10/44)

Adil ve sika (güvenilir) raviler ile sağlam İmâmlar, zahid ve adaletli yeryüzünün emininden (Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan), o semanın emininden (Cebrâîl -aleyhisselâm-'den), o yüce Rabbden: "Ey kullarım! Şüphesiz ki Ben zulmü kendime haram kıldım. Aranızda da onu haram kıldım. O bakımdan birbirinize zulmetmeyiniz" Müslim, IV, 1994; Müsned, V, 160. hadisini rivâyet etmişlerdir.

Aynı şekilde o Hakim ve Malik olandır. Mâlik'in mülkünde yaptığı şeyler dolayısıyla da itiraz edilmez, zira kendi mülkünde dilediği gibi tasarrufta bulunmak hakkına sahibtir.

46 ﴿