4

Evet, Biz parmak uçlarını bile toplayıp, düzenlemeye kadiriz.

“Evet" burada vakıf hasendir (durmak güzeldir). Daha sonra;

“kadiriz" diye okumaya devam edilir,

Sîbeveyh dedi ki: Âyet; Güç yelirenler olarak onları (kemikleri) biraraya getiririz, toplarız" anlamındadır. Buna göre "güç yetirenleriz, kadiriz" âyeti zikrettiğimiz takdire göre; hazfedilmiş fiildeki gizli failden hal olmaktadır. Anlamın; hayır, Biz kadirler olarak güç yetiririz, şeklinde olduğu da söylenmiştir.

el-Ferrâ' dedi ki:

"Kadiriz" anlamındaki lâfız,

"biraraya getirmeyeceğimizi" anlamındaki fiilin dışında bir fiilin anlamı gözönünde bulundurularak nasbedilmiştir. Yani: Biz kadirler olarak, bundan daha fazlasına güç yetirir ve kudret sahibiyiz.' Yine el-Ferrâ' şöyle demiştir: Bunun lâfzın tekrarı üzere nasbedilmesi de uygundur.

Yani: Evet, Bizim kadirler olduğumuzu bilsin" demektir. Hazfedilen ifadenin olduğu da söylenmiştir ki; bu: Biz işin başında buna kadirler, idik" demek olur. Müşrikler de esasen bunu kabul etmişlerdi. (O halde ölümden sonra diriltmeye de kadir olmamızı kabul etmelidirler.)

İbn Ebi Able ve İbn es-Semeyka ise; Evet... kadiriz" diye; Biz, kadiriz" gibi okumuşlardır.

"Parmak uçlarını bile toplayıp, düzenlemeye" âyetindeki; Arapçada "parmaklar" demektir. Tekili de: (........) ...diye gelir. en-Nâbiğa şöyle demiştir:

"Oldukça yumuşak tenli, kınalı (bir el) ile ki; sanki parmakları

Bu letafetten âdeta yeni tomurcuklanmış ince, yumuşak bir ağacın ince bir dalı gibidir."

Antere de şöyle demiştir:

"Ölüm sanki ellerimin emrine itaat eder

Parmak uçlarımı hündüvânîye (Hind kılıcına) ulaştırdığım vakit,"

Yüce Allah, "parmak uçları" ile diğer azalara dikkat çekmektedir. Aynı şekilde parmak uçları en küçük kemiklerdir. Bundan dolayı özellikle sözkonusu edilmişlerdir. el-Kutebi ve ez-Zeccâc şöyle demişlerdir; Onlar, yüce Allah'ın ölüleri diriltmeyeceğini ve kemikleri biraraya getirmeye kadir olmadığını iddia ettiler. Yüce Allah da şöyle buyurdu: Hayır, Bizler küçüklüklerine rağmen küçük kemikleri dahi tekrar dirilteceğiz, onları dümdüz ve mükemmel hale gelinceye kadar birbirleri ile kaynaştıracağız. Buna muktedir olan, elbette büyük olanlarını bir araya getirmeye de daha muktedirdir.

İbn Abbâs ve genel olarak müfessirler şöyle demişlerdir:

"Biz parmak uçlarını bile toplayıp düzenlemeye kadiriz." Yani el ve ayak parmaklarını, devenin ayağı yahut eşşeğin toynağı ya da domuzun tırnağı gibi tek bir şeymiş gibi yapabiliriz. O vakit insan bunlarla hiçbir şey yapamaz. Fakat, Bizler parmaklarıyla istediğini alabilsin diye parmaklarını birbirinden ayırdık.

el-Hasen şöyle derdi: O sana parmak da yarattı. Sen onları açıyor, onlarla yakalıyorsun. Dileseydi onları biraraya getirir ve yerden ancak (parmaksız) ellerin ile kendini koruyacak halde olurdun.

Şöyle de açıklanmıştır: Biz, insanı hayvanlar şeklinde bile tekrar yaratmaya kadiriz. Dünyada iken sahib olduğu suret üzere yaratamayacak mıyız? Bu da yüce Allah'ın:

"Ve kimse engel olamaz Bize; yerinize benzerlerinizi getirip değiştirmek ve sizi bilemediğiniz bir şekilde yeniden yaratmak hususunda." (el -Vakıa, 56/60-61)

Derim ki: Birinci te'vil (açıklama) şekli, âyetin akışına daha uygun düşmektedir. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.

4 ﴿