19Etraflarında ölümsüz, yeni yetişmiş çocuklar da dolaşır. Onları gördüğün zaman, kendilerini saçılmış inci sanırsın. "Etraflarında ölümsüz, yeni yetişmiş çocuklar da dolaşır" âyeti ile kaplarla etraflarında kimlerin dolaşacağım açıklamaktadır. Yani onlara ebedi kılınmış, yeni yetişmiş çocuklar hizmet edecektir. Çünkü böyleleri hizmeti daha çabuk görürler. Daha sonra "ölümsüz" diye buyurmaktadır. Yani bunlar gençlikleri, tazelikleri, güzellikleri üzere kalacaklardır. Yaşlanmazlar, değişikliğe uğramazlar. Zaman ne kadar geçerse geçsin aynı yaşta kalırlar. "Ebedi kılınmışlar" ölmeyecekler, ölümsüz kimseler diye de açıklanmıştır. Bunlara bilezik giydirilmiş, küpeler takılmış, diye de açıklanmıştır. Yani bunlar süslenmiş olacaklardır. Çünkü: Süslemek" anlamındadır. Bu husus daha önceden (el Vakıa, 56/17. âyetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır. "Onları gördüğün zaman, kendilerim saçılmış İnci sanırsın." Güzellikleri, çoklukları ve renklerinin berraklığı, arı ve duruluğu dolayısıyla sen onları meclisin etrafında dağılmış inciler sanırsın. İnci, bir yaygı üzerinesaçıldığıvakit, bir ipe dizilmiş halinden daha güzel görünür. Memundan nakledildiğine göre el-Hasen b. Sehl'in kızı Buran ile gerdeğe girdiği gece altından dokunmuş bir halı üzerinde idi. Daru'l-Hilafe'nin kadınları da o hah üzerine inci saçmışlardı. İncinin bu halı üzerinde saçılmış halini görünce, bu manzaradan hoşlanmış ve şöyle demişti: Allah, Ebû Nuvas'ın iyiliğini versin. O şu beyiti söylerken sanki şu manzarayı görmüş gibidir: "Sanki onun (o şarabın) üstündeki küçük, büyük kabarcıklar Altından bir zemin üzerindeki küçük inci parçaları gibidir." Bir görüşe göre, "etrafa saçılmış înciler"e benzetilmeleri, hizmete çabu koşacak olmalarıdır. Huru'l-İn'in durumu ise farklıdır. Çünkü onlar, sarılmış sarmalanmış incilere benzetilmişlerdir. buna sebep ise onların hizmete koşturulmayarak değerlerinin yüksek tutulacak olmasıdır. |
﴾ 19 ﴿