12

Hidayete iletmek, şüphesiz ki Bize aittir.

"Hidâyete iletmek şüphesiz ki Bize aittir." Yani hidayet yolunu sapıklık yolundan ayırdedip açıklamak Bize aittir. Buna göre, burada hidayet ahkâmın açıklanması anlamındadır. Bu açıklamayı ez-Zeccâc yapmıştır. Neyin helâl, neyin haram olduğunu, neyin kendisine itaat, neyin masiyet olduğunu açıklamak Allah'a aittir, demektir. Bu açıklamayı da Katade yapmıştır.

el-Ferrâ' dedi ki: Kim hidayet yolunu izleyecek olursa, onun yolu(nu doğruya iletmek) Allah'a aittir. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmuştur:

"Doğru yolu göstermek Allah'a aittir." (en-Nahl, 16/9) Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Kim Allah'a giden yolu izlemek isterse, o doğru olan yol üzerinde demektir."

Anlamın şöyle olduğu da söylenmiştir: Hidâyete iletmek de, saptırmak da Bize aittir. Burada "saptırmak" sözkonusu edilmemiştir. Yüce Allah'ın:

"Hayır yalnız Senin elindedir" (Al-i İmrân, 3/26) âyeti ile;

"Herşeyin mülk ve tasarrufu O'nun elindedir" (Yûnus, 10/83) âyetinde olduğu gibi. Yine bir başka yerde yüce Allah:

"Sizi sıcaktan koruyacak elbiseler" (en-Nahl, 16/81) diye buyurmaktadır ki, bu elbiseler aynı zamanda soğuktan da korur. Bu açıklamalar da el-Ferrâ'dan nakledilmiştir. Kendisini ilettiğimiz hidayetin mükâfatını vermek Bize aittir, diye de açıklanmıştır.

12 ﴿