ALÂK SÛRESİ

Rahmân Ve Rahîm Allah'ın ismi ile

Mekke'de indiği hususunda görüş birliği vardır. Ebû Mûsa ve Âişe (radıyallahü anhümâ)'nın görüşüne göre Kur'ân'ın ilk inen süresidir. ondokuz âyet-i kerimedir.

1

Yaratan Rabbinin adıyla oku!

Bu sûre, müfessirlerin çoğunun görüşüne göre Kur'ân-ı Kerîm'in inen ilk süresidir. Cebrâîl bunu Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'a Hira dağında ayakta iken indirmiştir. Ona bu sûrenin ilk beş âyetini öğretmiştir. İlk inen âyetin:

"Ey örtünüp, bürünen..."(el-Müddessir, 74/1) olduğu da söylenmiştir. Bu görüş Cabir b. Abdullah'a aittir. Daha Önceden (belirtilen âyetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.

İlk inen sûrenin Fâtiha olduğu da söylenmiştir. Bu da Ebû Meysere el-Hemdânî'nin görüşüdür. Ali b. Ebî Tâlib (radıyallahü anh) ise şöyle demiştir; Kur'ân'dan ilk nazil olan:

"De ki: Gelin, Rabbinizin size neleri haram kıldığını okuyayım..." (el-En'am, 6/151) buyruklandır, Ancak sahih olan birincisidir. Âişe dedi ki: Rasûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a (vahiy) ilk olarak sadık rüya gelmeye başladı. (Sonra) melek ona gelip:

"Yaratan Rabbinin adıyla oku! O insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku Rabbin en kerim olandır" dedi. Bu hadisi Buhârî rivâyet etmiştir. Buhâri, VI, 2561; Müslim, I, 139; Müsned, VI, 232

Buhârî ve Müslim'de Âişe'den şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Rasûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a ilk olarak gelen vahiy, uykuda gelen sadık rüyalardı. O, bir rüya gördü mü, mutlaka sabahın aydınlığı gibi gerçekleşirdi. Daha sonra yalnız başına kalması ona sevdirildi. O bakımdan Hira dağında yalnız başına inzivaya çekiliyordu. Ailesinin yanına dönmeksizin bir kaç gece orada tek başına ibadet ederdi. (Önceden) bu maksatla da azıklarını hazırlardı. Sonra yine Hatice'nin yanına geri döner ve yine benzer süre (ve maksat) için azık hazırlardı. Ta ki o Hira mağarasında iken, ansızın hak ile karşılaşıncaya kadar. Melek ona gelip: "Oku!" dedi. "Ben okuma bilmem'" dedi. Melek beni aldı ve âdeta takatim kesilinceye kadar sıkı sıkıya bağrına bastı, sonra bıraktı ve "oku" dedi. Ben "okuma bilmem" dedim. Nihayet üçüncü defa takatim kesilinceye kadar beni yine sıkı sıkıya bağrına bastı, sonra serbest bıraktı ve: "Yaratan Rabbinin adıyla oku. O insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku! Rabbin en kerim olandır. O, kalemle öğretendir. İnsana bilmediğini öğretti." dedi. (Daha sonra Hz. Âişe) hadisin tamamını nakletti. Bir önceki nota linkiniz

Ebû Reca el-Utaridi dedi ki; Ebû Mûsa el-Eşari, bu Basra mescidinde bizleri dolaşır, bizleri halkalar halinde oturtur, bize Kur'ân okuturdu. İki beyaz elbise arasında hala onu görür gibiyim. Ben şu:

"Yaratan Rabbinin adıyla oku" sûresini ondan öğrendim. Allah'ın Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'a indirdiği ilk sûre budur.

Âişe (radıyallahü anha)'nın rivâyet ettiğine göre, Rasûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a indirilen ilk sûre budur. Bundan sonra;

"Nun (Kaleme ... yemin olsun ki)" (68/1) Sûresi; daha sonra;

"Ey örtünüp, bürünen" (el-Müddessir, 74/1) âyeti; daha sonra da:

"Yemin olsun kuşluk vaktine" (ed-Duha, 93/1) Sûresi nazil oldu. Bunu el-Maverdî zikretmiştir.

ez-Zühri'den rivâyete göre de ilk nazil olan

"Yaratan Rabbinin adıyla oku... İnsana bilmediğini öğretti" âyetleridir, Rasûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) bundan dolayı kederlendi. Dağların tepelerine tıkmaya başladı. Cebrâîl ona gelerek: "Sen Allah'ın peygamberisin" dedi. Hatice'nin yanına dönerek: "Beni sıkı sıkıya örtünüz ve üzerime soğuk su dökünüz" dedi. Bunun üzerine

"ey örtünüp, bürünen" (el-Müddessir, 74/1) buyrukları nazil oldu.

"Yaratan Rabbinin adıyla oku!" âyetinin anlamı da şudur: Sen Rabbinin ismi ile başlamak suretiyle Kur'ân'dan sana indirilenleri oku! Bu da her sûrenin başında besmeleyi zikretmek ile olur. Buna göre

"Rabbinin adıyla" âyetindeki "be'nin i'rabtaki mahalli, hal olarak nasbdır. Buradaki "be"nin: "Üzerine, adına" anlamında olduğu da söylenmiştir ki;Rabbinin adına oku demektir. Nitekim: "Şu işi Allah adına yaptı. Allah'ın ismi üzerine yaptı" denilir. Buna göre "okunan şey" hazfedilmiştir. Yani Kur'ân oku ve onu okumaya Allah'ın ismi ile başla!

Kimileri de şöyle demiştir: Rabbinin ismi Kur'ân'ın kendisidir. O da:

"Rabbinin adıyla oku" diye buyurmaktadır ki; bu da " Rabbinin ismini... (oku)" demektir ve "be" fazladan gelmiştir. Bu da (bu yönüyle) yüce Allah'ın:

" Yağ veren" (el-Mu'minûn, 23/20) âyetine benzer Şairin şu mısraında da bu kabildendir.

"Gözlerinin çevresi siyahtır onların, sûreler okumazlar."

Şair burada "be"siz olarak; demek istemiştir.

"Rabbinin adıyla oku" âyetinin O'nun ismini zikret, anlamında olduğu da söylenmiştir. Yüce Allah, kendisine "Allah'ın ismi ile" okumaya başlamasını emretmiş bulunmaktadır.

1 ﴿