7

O, kalplerin üstüne çıkacaktır.

"Ki o kalplerin üstüne çıkacaktır." âyeti hakkında Muhammed b. Ka'b dedi ki: Ateş onların bedenlerinde ne varsa hepsini yiyecektir. Nihayet kalbe ulaşacağı vakit tekrar yeniden yaratılacak ve tekrar onları yemeğe koyulacaktır. Halid b. Ebi İmrân da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan böylece rivâyet etmiştir: "Cehennem ateşi cehennemlikleri yer. Nihayet onların kalblerine ulaşınca onları yemeyi bitirir. Sonra onlar tekrar yeniden yaratıldıklarında yine onları yemeğe koyulur." İşte yüce Allah'ın;

"Allah'ın tutuşturulmuş ateşidir ki o, kalblerin üstüne çıkacaktır" âyeti bunu anlatmaktadır. İbnu’l-Mübarek, Zühd,s.87.

Özellikle

"kalbler"i sözkonusu etmesi acı ve ızdırab kalbe ulaşınca, o kalbin sahibinin ölmesinden dolayıdır. Yani bu durumda ölüm noktasına gelmiş insanın haline varacaklar, fakat onlar ölmeyeceklerdir. Nitekim yüce Allah, şöyle buyurmaktadır:

"Orada ölmez de, dirilmez de" (Ta-Ha, 20/74) O halde onlar ölüler manasında hayatta kalacaklardır.

"Kalblerin üstüne çıkacaktır" âyetinin şu anlamda olduğu da söylenmiştir: Onların herbirisinin ne miktarda azâbı hakeltiğini bilir. Bu da yüce Allah'ın onun üzerinde bırakmış olduğu buna delalet edecek olan emareden anlaşılacaktır. Nitekim: Filan kişi şu işe muttali oldu (âyetteki "çıkacaktır" anlamı verilen fiille aynı) onu bildi" demektir. Yine yüce Allah, şöyle buyurmaktadır:

"O (ateş) yüz çeviren ve arkasını dönen kimseyi çağırır?" (el-Mearic, 70/17);

"O ateş, onları uzaktan görünce onun büyük bir öfke ile çıkaracağı şiddetli uğultusunu işiteceklerdir." (el-Furkan. 25/12) Yüce Allah, cehennem ateşini bu şekilde nitelendirdiğine göre o aleşin onların ne kadar azâb göreceklerini, bilmek niteliğine sahib kılınması da uzak bir ihtimal değildir.

7 ﴿