10Onların kalplerinde bir hastalık vardır. Allah hastalıklarını daha da artırmıştır. Israrlı yalan söylemeleri sebebiyle onlar için acıklı bir azap vardır. “Onların kalplerinde bir hastalık vardır.” Yani şek, şüphe ve nifak vardır. Çünkü şek; İki durum ya da şer arasında tereddüt etmek ve kararsız olmaktır. Nitekim münâfık denilen kimse de bu manada hep tereddüt içindedir, huzursuz ve rahatsızdır. Nitekim, bir hadislerinde Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Münâfık kimsenin durumu âdeta iki koyun sürüsü arasındaki şaşkın koyun gibidir. Bir o sürüye gidip kâtilır, bir bu sürüye gelip kâtilır.” 416 Müslim, K. Münâfık; H. No. 2784-17. Ahmed, Musned; 2/32,47. Nesai, 8/124. Nitekim hasta olan kişi de yaşam ile ölüm arasında mütereddittir, gider gelir. Bilindiği gibi hastalık, sağliğin zıddıdır. Fesat da sıhhatin yani sağlıklı ve düzenli olmanın karşıtıdır. Dolayısıyla maraz (yani hastalık) her fesâdın, bozulmanın ve sağlıksızliğin ismi olduğu gibi şek ve nifak da kalpte meydana gelen bir bozulma ve sağlıksızlıktır. “Allah da hastalıklarını daha da arttırmıştır.” Yani giderek güçsüzleştirdi, iyileşme ve kurtuluş imkanı bırakmadı, iktidarı ve takati kalmadı. Bir tefsir de şöyle yapılmıştır: Hayatta kaldığı sürece benzerlerim yaratması gibi nifak denen şeyi onda yaratıp var ermesidir. Nitekim imanın artması meselesinde bu gerçek bilinmektedir. İşte bu da aynen onun gibidir. “Israrlı yalan söylemeleri sebebiyle onlar için acıklı bir azap vardır.” Buradaki, (.......) kelimesi, .(.......) ölçüsünde olup (.......) anlammda ism-i fâildir. “Acıklı, incitici” demektir. Kûfe kırâat okulu mensupları, (.......) olarak okumuşlardır. Yani bunlar, daha önce geçen, “Allah'a ve âhiret gününe îman ettik sözlerinde hep yalan söylüyorlar.” demektir. (.......) edatı başında geldiği, (.......) fiiliyle birlikte mastar manasındadır. Kizb: Olması gerekenin aksine bir şeylerden haber vermektir. Doğruyu ve gerçeği değiştirerek farklı şekilde bildirmektir (yani söylemektir). Kûfe kırâat okulu dışında kalanlar ise bu kelimeyi, (.......) şeklinde kırâat etmişlerdir. Bunun da anlamı şöyledir: “Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in getirip haber verdikleri şeyleri yalanlamaları yüzünden.” Bir diğer tefsire göre de; Bu, nasıl ki doğruyu söylemede aşırıya, mübalağaya gidiliyorsa, yalan söylemede de mübalağaya, aşırıya kaçmak ve abartmak, demektir. Yani (.......) ve (.......) fiillerindeki mana gibi. Bu iki fiilin benzeri, (.......) ve (.......)dir. |
﴾ 10 ﴿