12(Şunu aklınızdan çıkarmayın ve) iyi bilin ki, asıl düzeni bozup sarsanlar onların ta kendileridir. Fakat şuursuzluklarından ötürü bunun farkında olmazlar. “Onlar bozguncudurlar.” burada mef'ûl bilindiği için hazf olunmuştur. (.......) kelimesi de mürekkep (bileşik) bir kelimedir. Soru edatı olan (.......) ile nefiy (olumsuzluk) harfi olan (.......) dan oluşmuştur. Bunun da nedeni, kendisinden sonrasının tahakkuku (gerçekleşmesi) amacıyla tenbih (uyarı) manasını, ya da dikkat çekme anlamını vermek içindir. Çünkü soru edatı olumsuzluk manası veren bir harfin başına geldiğinde tahkik manasım ifade eder. Meselâ; yüce Rabbimizin şu kavli (sözü) gibi: “Allah kâdir değil mi?” Kıyame, 40. Bunun anlamı, “Allah elbette kâdirdir.” demektir. İşte bu gibi yerlerde tahkik (yani muhakkak) manasmm verilebilmesi için ancak bu harflerden ya da soru şeklindeki bir ifadeden sonra gelecek olan cümle, kendisiyle yemin telakki olunan benzer bir cümle ile başlamalıdır. Yüce Allah, onların kendilerini ıslah edicilerden, düzeni sağlayanlardan kabul etmelerini kesin ve net bir dille reddediyor. Aynı zamanda onların büyük bir gazap ile karşı karşıya bulunduklarını delil olarak sunup gösteriyor. Buradaki mübalağa ya da aşırılık ya da abartı sadece istinaf (başlarıgıç ya da giriş) cümlesi olması bakımındandır, bir de (.......) ve (.......) deki te'kit, haberin ma'rife oluşu ve araya bir fasl zamîrinin girmesi bir de Rabbimizin, “Şuursuzluklarından ötürü bunun farkında olmazlar.” cümlesi. Bütün bunların ayrı ayrı değerlendirilmeleri hâlinde işin inceliği anlaşılmış olacaktır. |
﴾ 12 ﴿