95

(Ey Resûlüm Muhammed!) De ki: “Allah, doğru söylemiştir. O hâlde hakka (tevhide) yönelmiş olarak İbrâhîm'in dinine uyun Çünkü o, Allah'a ortak koşanlardan değildi.”

(Ey Resûlüm Muhammed!) De ki: Allah bildirdiklerinde doğru söylemiştir.”

Yani; söz konusu yiyeceklerin haram olmadığım bildirmesinde Allah, doğru söylemiştir. Ayrıca burada YaHûdüerin yalancı kimseler olduklarına ilişkin bir tariz bulunmaktadır.

Yani; Allah'ın indirdiği hükümlerde doğru söylediği artık kesin olarak sabit olduğu gibi, Yahûdîlerin de yalancı kimseler olduğu gerçeği de kesinleşmiş bulunmaktadır.

O hâlde hakka (tevhide) yönelmiş olarak İbrâhîm'in dinine uyun.” Çünkü bu din, Hazret-i Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) ile onun yanında yer alıp ona îman etmiş olanların dini olan İslâm dinidir. Bu dine uyun ki; sizi fesâdm, bozgunculuğun her çeşidine bulayan, dininizi ve dünyanızı mahveden Yahûdîlikten kurtulasınız. Çünkü bu Yahûdîlik, sizin kötü emellere ve amaçlara yönelmeniz için, sizleri Allah’ın kitabını tahrife (değiştirip bozmaya) kadar götürmüştür. Sizi buna zorlamıştır. Allah'ın, İbrâhîm'e ve ona uyanlara helâl kıldığı temiz şeyleri haram kılmaya kadar götürmüştür.

Âyette geçen, (.......) kelimesi İbrâhîm'den hâldir. Bu, bâtıl dinlerden hak olan dine, tevhide yönelmek ve dönmek demektir.

Çünkü o, Allah'a ortak koşanlardan değildi.”

Yahûdîler bizim kıblemiz sizin kıblenizden öncedir, diye itiraz ettiklerinde işte şimdi okuyacağımız âyet nâzil olmuştur.

95 ﴿