170(İşte bu şehitler,) Allah'ın lütuf ve kereminden kendilerine verdiği (mükâfatlarla) sevinç ve mutluluk içindedirler. Arkalanndan henüz kendilerine kâtilmamış (hayatta) olanlara da, “onlar için herhangi bir korku olmadığını ve mahzun da olmayacaklarını müjdelerler. “(İşte bu şehitler,) Allah'ın lütuf ve kereminden kendilerine verdiği (mükâfatlarla) sevinç ve mutluluk içindedirler. “Bu, Allah'ın onlara şehitliği vermesi, buna muvaffak kılması ve buna bağlı olarak Allah'a yakın olmaları ve yaşıyor (diri) olmaları bakımından yüce Allah'ın ayrıca kendilerini başkalanndan üstün kılarak ikram ve ihsanda bulunmak suretiyle cennet nzkını ve nimetlerini onlara derhal ikram etmesidir. Nitekim; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmaktadır: “Kardeşleriniz Uhûd Savaşırıda şehit düşünce yüce Allah onların ruhlarını yeşil kuşların kursaklarına yerleştirdi. Kuşlar kendilerini cennet nehirlerinin etrafında gezdirip duruyorlar. Cennetin meyvelerinden yiyiyor ve Arş'ın altında altımdan kandillerde/köşk ve saraylarda barınıyorlar.” Bir diğer tefsire göre bu rızık kıyamet gününde cennette onlara verilecektir. Ancak bu, zayıf bir görüştür. Çünkü; mana âmm (genel) iken bunu ayrıca tahsis etmede (özel bir duruma indirmede) bir yarar yoktur. “Arkalanndan henüz kendilerine kâtilmamış (hayatta) olanlara da;'onlar için herhangi bir korku ve kederin bulunmadığını'müjdelerler.” Yani; henüz öldürülmeyip şehit düşmemiş olan ve hayatta kalıp da arkalanndan cihadı sürdüren Mücâhid kardeşlerine de sevindirici haberi vermek isterler. Yeya,” henüz kendilerine kâtilmamış olanlar” dan maksat henüz onların derecesine ve eriştikleri faziletli makama erişmemiş olanlar, demektir. İşte bunlara herhangi bir korkunun bulunmadığının müjdesini vermek dilerler. (.......) kavli, (.......) kavlinden bedeldir. Bunun manası şöyle olmaktadır: “Kendileri şehit düştükten sonra geride kalan mü'minlerin durumuyla alâkalı olarak kendilerine açıkça gösterilen ve açıklarıan gerçeklerden dolayı sevinmek ve müjdeyi de vermek isterler.” Bu sevinç ve müjde olayı, kendilerinin kıyamet gününde yerlerinden kalktıklarında gayet emin ve güvencede olarak diriltilip kaldırılacakları hâlidir. Çünkü yüce Allah onlara bu müjdeyi bildirmiştir. İşte onlar da bu müjdeden ötürü oldukça mutlu oldukları gibi, kendilerinden sonra gelecek olan Mücâhid kardeşlerine de içinde bulundukları bu mutlu durumu haber vermenin sevincini yaşarlar. Şehitlerin durumunun burada ele alınmış olması ve bu şehitlerin kendilerinden sonra gelecek olanları bundan ötürü müjdelemek istemelerinin nedeni, gerideki Mücâhid kardeşlerinin cihat ibâdetine daha ciddi bir anlamda sanlmalarını arzulamalarındandır. Bir de, şehitler mertebesine erişmeye onları teşvik edip özendirmektir. İşte bundan dolayı şehitler orada üzüntü de duymayacaklardır.. |
﴾ 170 ﴿