36Allah'a ibâdet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakm komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah, kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez. “Allah'a ibâdet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın.” Kulluğun dört kısım olduğu belirtilmiştir: a - Ahde vefa (verilen sözde durmak), b - Var olana nza göstermek, c - Sının koruyup aşmamak, d - Ve olmayana sabretmektir. Şirk (ortak) koşmamaya gelince, herhangi bir putu veya başka bir şeyi Allah'a ortak koşmamaktır. Bu, (.......) kelimesinin, (.......) manasında mastar olma ihtimali de vardır. (.......) Anaya-babaya -her ikisine de söz, fiil ve davranışlarınızla iyilikte bulunun, ihtiyaçlarının olması hâlinde ise, her ikisinin ihtiyaçlarını giderin, akrabaya -kendileriyle sizin aranızda akrabalık ilişkileri bulunan kardeşe, amcaya ve bunlar dışındaki her akrabaya-, yetimlere, yakın komşuya -hemen yanı başırıızda bulunan komşuya-, uzak komşuya -sizden oldukça uzak olan komşulara veya soy bakımından size yakın olan komşu ve bir de yabancı olan, akraba olmayan komşuya-, (.......) yakın arkadaşa -hanımınıza, eşinize. Hazret-i Ali (radıyallahü anh) den rivâyete göre demiştir ki: Ya da bunlar senin yanı başında bulunan arkadaşların ve komşularındır. Meselâ yolculukta ya da ilim öğreniminde veya başka türlü olan arkadaşlarına, yahut da herhangi bir mescitte veya mecliste yanı başında bulunanlara da-, “yolcuya -garip ve zayıf olanlara- ellerinizin allmda bulunan (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın. “Allah kendini beğenen büyüklenerek Allah'a yakın olmaktan kaçana, O'na komşuluktan uzak duranlara iltifat etmez, bakmaz- ve daima böbürlenip duran -kendisini şöyle veya böyle yaptım diyerek büyüklenen- kimseyi sevmez. Ancak yaptıklarını sadece Allah'ın nimetlerini itiraf kabilinden söylerse bunda herhangi bir sakınca ve vebal yoktur. Çünkü şükür maksadıyla dile getirilmiş olmaktadır. |
﴾ 36 ﴿