86

Hem öyle tehdit ederek, inananları Allah yolundan alıkoyarak ve o yolu eğip bükmek isteyerek öyle her yolun başında oturmayın. Düşünün ki siz az idiniz ve O sizi çoğalttı, bakın ki, bozguncuların sonu nasıl oldu.

Köşe başlarını ele geçirmek suretiyle Hazret-i Şuayb'a inananlara azap ve işkencede bulunmayın.

Anlatıldığına göre Şuayb’ın kavmi halkı yolannı keserlermiş. Yine denildiğine göre, bunlar öşür toplamakla görevli kimselermiş. Halkın yollarını kesip, Allah'ın dininin doğru bir inanç sistemi olmadığını, eğri ve yanlış bir yol olduğunu söyleyerek insanların kafalarını karıştırıyor ve insanlar üzerinde baskı kuruyorlardı. Böylece Halkın hak dine girmelerine engel oluyorlardı.

Tehdit,ediyorsunuz” fiili ve buna affolunan şeyler hâl olmak itibariyle mahallen mensûbturlar. Dolayısıyla mana şöyle olmaktadır: “Halkı tehdit eder, Allah'ın dininin ve şerî'atının yaşanmasına mani olur ve dini halka yanlış anlatarak eğri olarak gösterir bir hâlde yolları ve köşe başlarını tutmayın. “Bir de sayınız oldukça az iken O'nun sayınızı arttırıp çoğalttığım da hatırlayın!”

Âyetin bu kısmında yer alan, (.......) edatı, zarf değil,mefulübihtir.

Bu itibarla mana şöyle oluyor: Düşünün ki siz az idiniz ve O sizi çoğalttı.

Anlatıldığına göre İbrâhîm oğlu Medyen, Hazret-i Lût'un kızıyla evlenir ve yüce Allah da bunların soylarını bereketli kılar, Nesillerinin çoğalarak artmasını sağlar. Bakın ki, bozguncuların sonu nasıl olmuştur. Hazret-i Nûh'un, Hazret-iHûd'un, Hazret-i Sâlih'in ve Hazret-i Lût'un-Allah’ın selâmı hepsinin üzerlerine olsun- kavimleri gibi dama önce geçen toplumların başına gelenlerden kendinize ders çıkarın ve onlardan ibret alın!

86 ﴿