17Müşrikler vicdanlarına karşı kendi küfürlerine kendileri şâhit olup dururlarken, Allah'ın mescidlerini imar etmeleri kabul edilemez. Onların hayır namına bütün yaptıkları heder olmuştur ve onlar ateş içinde ebedî kalacaklardır. “Allah'a ortak/şirk koşanlar, kendilerinin bu durumlarına tanıklık edip durdukları hâlde Allah'ın mescitlerini onarmaları doğru değildir.” (.......) doğru değildir, uygun olmaz, yakışık almaz gibi manalarına gelir. (.......) kelimesi, Mekke ve Basra kırâat imâmlarınca (.......) şeklinde okunmuştur. Bundan maksat da Mescid-i Harâm'dır. Ancak bu, Kur'ân'da kırâat cem'i olarak zikredildi. Çünkü Mescid-i Harâm bütün mescitlerin kıblesi ve imâmıdır. Bu itibarla onu imar eden, âdeta tüm mescitleri imar etmiş gibidir. Çünkü bu Mescidin her bir parçası ve her bir noktası bir mescittir. Ya da bu ifade ile yeryüzündeki tüm mescitler murat olunmuştur. Cins manasında değerlendirilmiştir. Çünkü Mescid-i Harâm cinsinden kabul edilen veya o manada değerlendinlen diğer mescitleri bile imar etmeleri uygun değilken, bütün mescitlerim anası olan Asıl Mescidin yani Mescid-i Harâm’ın imannm da bunlarca yapılması uygun değildir. Çünkü Mescid-i Harâm tüm mescitlerin temelidir. Bu açıdan bu yasaklama daha bir etkin ifade ile dile getirilmiştir. Zira burada kinaye yolu ile bir anlatım izlenmiştir. Meselâ: “Filân kimse Allah'ın kitaplarını okumaz” denince, bununla “o kimsenin ashnda Kur'ân-ı hiç okumadığı” manası daha açık ve net bir şekilde ortaya konulmuş olmaktadır. Zaten, (.......) kavli de bunu açıklamaktadır. Yani bu kimseler bizzat kendileri açıkça putlara taptıklarını itiraf ettikleri hâlde böyle bir imar onlar için söz konusu değildir. Ayrıca, (.......) kavli, (.......) kelimesindeki vav harfinden hâldir. Mana ise şöyledir: “Bunlar için, birbirine zıt iki işi bir arada götürmeleri, doğru değildir. Bunlardan biri Allah'a ibâdet olunan mabetleri imar etmek, diğeri de Allah'ı ve O'na ibâdet ve kulluğu inkardır. “İşte bu kimselerin tüm yaptıkları boşa gitmiştir. Onlar ebedî olarak cehennem ateşinde kalacaklardır.” Daimi olarak kalıcıdırlar. |
﴾ 17 ﴿