3Şüphesiz ki sizin Rabbiniz (yaratanımız, yaşatanınız ve terbiye edeniniz) gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da işleri (yerli yerince) idare ederek arşa yerleşendir. Onun izni olmadan hiç kimse şefâati olamaz. İşte özellikleri size anlatıları o güç, Rabbiniz Allah'tır. O hâlde O'na kulluk edin. (bunca delile rağmen Allah'ın ibâdete layık olduğunu) hâlâ düşünmüyor musunuz? “Şüphesiz ki sizin Rabbiniz (yaratanımız, yaşatanınız ve terbiye edeniniz) gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra da işleri (yerli yerince) idare ederek arşa yerleşendir” Âyetteki, (.......) burada, (.......) manasınadır. Deyyan olan yüce Allah'ın mekândan münezzeh, uzak ve beri olduğunu, Hak Ma'bût olan Allah'ın bir şeyle sınırlarıdırmaktan da aynen uzak ve beri olduğunu kesin olarak aktarmaktadır. “her işi yerli yerince idare ederek çekip çeviren Allah'tır.” Âyetteki, (.......) kelimesi, hikmeti gereği hükmeder, takdir buyurur demektir. Yani bütün yarattığı varlıkların her işini, göklerin ve yerin, Arş'ın hükümranlığını, Melekütunu düzenler, idare eder. Yüce Allah, azametini ve varlığının yüceliğini gösteren gökleri, yeri ve Arş'ı burada zikredince hemen bunun peşinden de, daha fazlasıyla azametine delalet etmesi açısından bu cümleye, “her işi yerli yerince idare ederek çekip çeviren Allah'tır.” cümlesine yer verdi. Çünkü Onun kazasının, takdirinin ya da hükmünün dışında cereyan eden hiçbir şey, ama hiçbir şey asla sözkonusu değildir, olamaz. Nitekim bunu izleyen şu kavli de bunu gösterir: “Onun izni olmaksızın hiçbir kimse şefâatçi olamaz.” Bu da Onun İzzetinin ve Kibriyasmın, yücelik ve Azametinin delilidir. “İşte Rabbiniz,” İşte bu nitelikler ve özelliklerle tanınan en yüce Rabbiniz, “O güç Rabbiniz Allahtır!” ibâdet olunmaya layık olan Rabbiniz Allah işte budur! “O hâlde O'na kulluk edin.” Onu birleyin, yarattığı şeylerden hiçbir zarar ve yarar sağlamayacak olan cansız varlıklar bir yana, insan olsun, melek olsun bunlardan da hiçbirini asla ortak koşmayın. “(Bunca delile rağmen Allah'ın ibâdete layık olduğunu) hâlâ düşünmüyor musunuz?” Hâlâ bu iş üzerinde dikkatle eğilmeyecek misiniz? Böylece maslahattan ve yarar sağlayan şeyleri ele alarak bu yoldan hareketle size fayda sağlayan, sizi doğruya yönelten, ıslah edenin varlığı hakkında düşünüp akıl yormayacak mısınız? |
﴾ 3 ﴿