9

Îman edip güzel işler yapanlara gelince, îmanları sebebiyle Rableri onları nimet dolu cennetlerde, alt tarafından ırmaklar akan (saraylara) erdirir.

Îman edip güzel işler yapanlara gelince, îmanları sebebiyle Rableri onları nimet dolu cennetlerde, alt tarafından ırmaklar akan (saraylara) erdirir.”

Burada, (.......) kavli,

Yani, Allah kendilerini îmanları sebebiyle en doğru gidiş ve giriş yolu olan doğruluğa, istikamete sevkeder.” Çünkü bu yol kişiyi sevaba götürür. Bunun içindir ki, “Saraylarının altından ırmaklar akan” ibâresi bunun açıklaması ve tefsiri kılınmıştır. Çünkü bir kimsenin saadete götürecek olan bir sebebe sarılması demek, tıpkı oraya ulaşmak demektir. Ya da bunun manası, Allah onlara, imanlarını nuru sayesinde cennetin yolunu gösterir, onları cennet yoluna yönlendirip sevkeder” demektir.

Nitekim şu hadis de bu gerçeği bildirmektedir; “Şüphesiz mü’min kimse kabrinden çıktığında, amelî, onun için güzel bir şekilde şekillendirilip gösterilir. Bu durumda ameli ona şöyle der: Ben, senin işlediğin amelinim. Bu durumda ameli hemen onun için yol gösteren bir aydınlık olarak alıp onu cennete götürür. Kâfir bir kimse de kabrinden ditilip çıktığında onun da ameli kötü bir surette şekillendirilip karşısına çıkartılır. Ameli ona der ki: Ben, senin dünyada iken işlediğin amelinim. Onu alır ta cehenneme kadar götürür.” Bak. İbn Cerir, Tefsîr,11/88.

İşte bu da, sadece mücercet anlamda îman etmiş olmanın da, kişinin kurtulacağının delilidir. Çünkü âyette, “îmanları sebebiyle” buyurulmakta ve buna sâlih amel şartı da eklenmemiş olmaktadır. (.......) burada, (.......) fiiline müteallik bulunmaktadır. Veya,

(.......) kavlinden hâldir.

9 ﴿