12Belki de sen, müşriklerin için ve,'“Ona gökten bir hazine inseydi veya onunla beraber bir melek gelseydi ya!” demelerinden ötürü ruhun daralarak sana vahyedilen ayetlerin bir kısminin tebliğini terkedeceksin, salon terketme! Fakat sen ancak bir uyarıcısın, Allah ise her şeyi gözeten vekildir. “Belki de sen, müşriklerin gazâbını çekmemek için” Belki de sen, o vahyedilenleri onlara aktarmayı, onlar ret ederler, basite ve hafife alırlar korku ve endişesiyle onu onlara tebliğ etmeyi terkedeceksin, “Ve,'Ona gökten bir hazine inseydi veya onunla beraber bir melek gelseydi ya!'“Bizim istediğimiz gibi harcayabilmemiz için kendisinden indirilmesini istediğimiz hazine, ona indirilmeli değil miydi veya onu tasdik etmemiz için bir melek onunla beraber gelmeli değil miydi? Neden dolayı istemediğimiz ve teklife bulunmadığımız şeyi indiriyor? (.......) Demelerinden doğabilecek korkudan ötürü ruhun daralarak sana vahyedilen ayetlerin bir kısminin tebliğini terkedeceksin, sakın terketme!” vahyi, âyetleri onlara okuman sebebiyle ruhun sıkılacaktır, diye sakın onlara vahyi okumaktan geri durma! Bunu zorluk yaparak terketmeye kalkışma! Burada görüldüğü gibi, (.......) buyurmuş ve fakat, (.......) buyurmamıştır. Bunun nedeni Resûlüllahnde görülen bu sıkıntı devamlılık gösteren ve geçmeyecek olan bir sıkıntı olmayıp, geçici bir durum olduğunu ifade için, (.......) buyurmuştur. Çünkü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) insanlar içerisinde gönlü en ferah olan, sürekli bunalım nedir bilmeyen bir zât idi. “Fakat sen ancak bir uyarıcısın,” Yani senin tek görevin yalnızca sana vahyedilen şey ile onları uyarman, tebliği ile sorumlu bulunduğunu onlara tebliğ etmendir. Yoksa senin bir başka görevin yoktur. Ya da onların cevaplarına ve aşağılamalarına karşı cevap vermen gerekmez, senin böyle bir görevin yoktur. “Allah ise her şeyi gözeten vekildir.” Onların ne söyledikleri kayda geçer ve Allah, onlara ne yapılması gerekecekse onu da onlara yapacaktır. O hâlde sen Allah'a dayanıp güven, işini Ona havale et. Kalbini oldukça ferah tutarak, için için bir sıkıntıya kapılmaksızm çok rahat bir şekilde ve geniş bir nefesle sana vahyedileni tebliğ et, senin görevin budur. Göğsünü ve gönlünü ferah tut, onların kibirlenmelerine, büyüklük taslamalarına kafanı takma ve üzülme! Onların seni küçük düşürmelerine, seninle alay etmelerine de aldırma, onları önemseme! |
﴾ 12 ﴿