2-3

Biz Kur'anı sana, güçlük çekesin diye değil, ancak Allah -tan korkanlara bir öğüt olsun diye indirdik.

(.......) yı Esmâ-i Huruftan sayarsan sözün başı bu olur, sûrenin ismi kılarsan onun haberi olma ihtimali taşır. Çünkü o (.......) mübteda mevkiindedir. Kur'ân'ı gizli olarak değil açık olarak ifade etti. Çünkü o (.......) Kur'ân'dır. Yemin olan (.......) ya cevap olması da muhtemeldir.

Onlara ve inkârlarına karşı aşırı üzülesin ve îman etmelerini şiddetle arzulayasm da yomlasın diye değil. Ya da gece namazlarıyla güçlük çekesin diye değil. Zira rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (aleyhisselâm) ayakları şişinceye kadar geceleri namaz kılardı. Cebrâîl ona: “Nefsine merhamet et. Çünkü onun senin üzerinde hakkı vardır” dedi.

Yani, nefsini ibâdetle mecalsiz bırakman için onu sana indirmedik ve şen ancak müsamahakâr islam diniyle gönderildin.

(.......) istisnai munkatıdır.

Yani “Onu sana ancak öğüt olsun diye indirdik” demektir. Ya da hâldir, “korkanlar için” yani Allahtan Korkanlar için ya da işini korkuya havale edenler için, demektir.

2 ﴿