15

Andolsun, Sebe kavminin oturduğu yerlerde büyük bir ibret vardır. İşte bu (evlerinin) sağdan soldan iki bahçe (ile çevrili olmasıdır) Onlara: “Rabbinizin rızkından yiyin ve O'na şükredin” denildi. (Çünkü onlar için) güzel bir belde ve çokça bağışlayan bir Rab (var denildi.)

“Sebe” kelimesi, mahalle ismi teviliyle cer ve tenvîn almıştır. Ebû Amr'a göre kabile ismi teviliyle gayri munsariftir, cer ve tenvîn kabul etmez. Hamza ve Hafs'a göre (.......) şeklindedir. Ali ve Halefe göre (.......) şeklindedir. O da, onların yerleşme yeri olan beldesidir. Yemen de ikamet ettikleri yerleridir. Ya da onların herbirinin evidir. Diğerlerine göre ise (.......) şeklindedir. (.......) kelimesi (.......) nin ismidir. (.......) kelimesi (.......) den bedeldir. Ya da hazfedilmiş bir mübtedanın haberidir. Takdiri de; “İbret, iki bahçedir” şeklinde olur. O ikisinin ibret olmasının manası şudur; oranın halkı Allah'a (celle celâlühü) şükürden yüz çevirdiklerinde, Allah (celle celâlühü) ibret ve öğüt almaları ve üzerinde bulundukları nimete karşı şükürsüzlüğe tekrar dönmemeleri için onlardan nimeti çekip aldı. Ya da o ikisini (iki bahçeyi) ibret kıldı.

Yani Allah (celle celâlühü), onları, kudretine, ihsanına ve O'na şükrün gerekliliğine delâlet eden alâmet kıldı.

“Sağdan soldan iki bahçe...” bununla iki gurup bahçeyi kastetmektedir. Bir gurubu, onların beldesinin sağ tarafında, diğerleri de sol tarafında. Guruplardan her biri, yakınlıkta ve bitişiklikte sanki tek bir bahçe gibiydi. Harar beldelerin bahçelerinde olduğu gibi. Ya da onlardan her birinin, evinin sağında ve solunda kendisine âit iki bahçesi olduğunu kastetmektedir.

“Onlara Rabbinizin rızkından yeyin ve O'na şükredin denildi.” sözü, kendilerine gönderilen peygamberlerin, ya da hâl lisanını onlara söylediklerinin hikâyesidir. Ya da onlar, kendilerine, bu sözün söylenmesini hak etmişlerdi. Bununla emrettikten sonra sözünü şöyle devam ettirdi:

“Güzel bir belde ve çokça bağışlayan bir Rab.” yani rızkınızın olduğu bu belde güzel bir beldedir. Sizi rızıklarıdıran ve şükretmenizi isteyen Rabbiniz, kendisine şükredeni bağışlayan Rab'dir.

İbni Abbâs (radıyallahü anh) şöyle demiştir:

“Sebe, San'a'dan üç fersah uzaklıktaydı. Beldelerin en verimlisiydi. Herhangi bir kadın, başında zembille çıkar, eliyle çalışır, ağaçlar arasında yürürdü. Bu esnada zembil, ağaçlardan düşen meyvelerle dolardı. Temizliğine gelince orada ne sinek, ne sivrisinek, ne pire, ne akrep ve ne de yıları vardı. Oraya uğrayan yabancıların bitleri havanın temizliğinden ölüyordu.”

15 ﴿