28O gün her ümmeti diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi kitabına çağrılır. (Onlara şöyle denilir:) “Bugün (yalnızca) yaptıklarınızın karşılığı verilecektir.” “O gün her ümmeti diz çökmüş görürsün. Her ümmet kendi -işlediği amellerinin- kitabına -sayfalarına- çağrılır. -(Burada sadece cins isimle yetinilmiştir.) Onlara şöyle denilir:- Bugün -size, yalnızca dünyada- yaptıklarınızın karşılığı verilecektir.” (Âyette geçen (.......) kelimesi, dizleri üzerinde çökmek manasınadir. Nitekim bir kimsenin diz çökmesi durumunda, (.......) cümlesi kullanılır ki bu, “dizleri üzerinde çöküp oturdu” demektir. Ayrıca, toparlanmak, toplanmak manasında da kullanılmıştır. Yine âyette geçen, (.......) kavlini, söz başı olarak, mübteda olarak merfû' okuyanlar da olmuştur. Ya'kûb da âyette geçen ikinci, (.......) kelimesini, âyetin başında geçen (.......) kavlinden bedel yaparak, (.......) diye mensûb okumuştur.) |
﴾ 28 ﴿