10Bunların arkasından gelenler şöyle derler: “Rabbimiz! Bizi ve îman ile daha önce bizi geçmiş din kardeşlerimizi bağışla, kalplerimizde îman edenlere karşı hiçbir kin bırakma. Rabbimiz! Şüphesiz ki sen, çok şefkatli, çok merhametlisin.” (.......) cümlesi de aynı şekilde (.......) üzerine atfedilmiştir. Onlar, onlardan sonra hicret edenlerdir. Denildi ki: “Onlar, onlara güzellikle tabi olanlardır.” Yine denildi ki: “Onlar, kıyamete kadar onlardan sonra gelenlerdir.” Ömer (radıyallahü anh) şöyle demiştir: “Bu fey'e kıyamete kadar İslam'da doğan her çocuk dahildir.” Dolayısıyla o (.......) ı her ikisine atıf kılmıştır. Her iki âyette (.......) şeklinde de okunmuştur. “Bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi...” Denildi ki: “Onlar muhacirler ve ensardır.” Âişe (radıyallahü anh) dan şöyle naHedilmiştir: “Onlar için istiğfar etmekle emrolundukları hâlde onlar, onlara söverler.” “... kalplerimizde îman edenlere karşı hiçbir kin bırakma.” Yani: Sahâbeye karşı kalplerimizde hiçbir hınç bırakma. Said b. Museyyeb (radıyallahü anh)’e soruldu: - “Osman, Talhave Zübeyr hakkında ne diyorsun?” Şöyle cevap verdi: - “Allah'ın bana öğrettiğini derim.” dedi ve bu âyeti okudu. Daha sonra Allah (celle celâlühü) şu âyeti kerimeyle Peygamber'inin (sallallahü aleyhi ve sellem) dikkatini çekmiştir. |
﴾ 10 ﴿