6Ey îman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında iri gövdeli, sert tabiatlı, Allah'ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve emredildiklerini yapan melekler vardır. Ey îman edenler! Günahları terk etmek ve taat işlemek suretiyle kendinizi, nefsinize yardım ettiğiniz şeyle, kendilerine yardım etmek suretiyle de ailenizi, ateşin bir çeşidi olan, ancak insan ve taşla yanan ateşten koruyun. Diğer ateşler odunla yandığı gibi insan ve taşla yanan ateşten koruyun. “Onun başında” O işe bakan ve oradakilere azap eden. “Melekler vardır” on dokuz tane olan Zebani meleklerini ve onların yardımcılarını kastediyor. Onların yapılannda kabalık ve katılık vardır. Ya da onların sözleri kaba, işleri katı ve serttir. “Allah'ın, kendilerine emrettiğine karşı gelmeyen” Yani; Allah'ın (celle celâlühü) emrettiği şeylere, yani; “O'nun emrine karşı gelmezler” , demektir. “Emrime isyan mı ettin?” Ta-Ha, 93. âyetinde olduğu gibi. Ya da onlara emrettiği hususta O'na karşı gelmezler, demektir. (.......) sıfat olmak üzere mahallen merfûdur. (.......), bedel olmak üzere mahallen mensûbtur. “... emredildiklerini yapan...” iki cümle aynı mana da değildir. Zira birincinin manası: Onlar, O'nun emirlerini kabul ediyorlar ve o emirleri gerekli sayıyorlar, demektir. İkincinin manası ise; onlar, emredildiklerini yapıyorlar, tembellik etmiyorlar ve o hususta dikkatsizlik göstermiyorlar, demektir. |
﴾ 6 ﴿