7

Allah'ın dilediği başka. Çünkü O, aşikârı da bilir gizliyi de.

Allah'ın (celle celâlühü) neshetmeyi dilediği müstesna. Bu, Allah'tan (celle celâlühü), vahyi muhafaza edeceğine dair peygamberine bir müjdedir. Ondan, Allah'ın (celle celâlühü) neshetmeyi dilediği şeyler müstesna hiçbir şeyin unutulmayacağım müjdelemektedir. Onları da hükmünü ve tilavetini kaldırmak suretiyle onun hafızasından siler.

İbni Keysan en-Nahvi bunu Cüneyd'e sordu. O da

- “Onunla amel etmeyi unutmayacaksın, demektir.” dedi. O da;

- “Senin dediğin gibidir.” dedi. Denildi ki:

(.......) sözü nehiy üzeredir. (.......) sözünde olduğu gibi âyet sonu sebebiyle ziyade kılınmıştır.

Yani; onun okuyuşundan ve tekranndan gaflet etme ki Allah'ın (celle celâlühü), tilavetini kaldırmak suretiyle sana unutturmayı dilediği hariç onu unutmayasın.

“O, aşikârı da bilir, gizliyi de.” yani; sen, unutma korkusuyla Cebrâîl'in (celle celâlühü) okuyuşuyla birlikte açıktan okuyorsun. Allah (celle celâlühü), onunla birlikte açıktan okuyuşunu ve seni buna götüren kalbindeki şeyi de biliyor, demektir. Ya da unutma korkusuyla içinden tekrar ettiğin şeyi biliyor da O, gizlediğini ve gizlemediğiniz sözlerinizi, fiillerinizi ve gizil açık hallerinizi bilir, demektir.

7 ﴿