174Şüphesiz, Allah'ın indirdiği kitaptan bazı şeyleri gizleyenler Bu âyet yahudi bilginleri hakkında nazil olmuştur. Çünkü onlar, Tevrat'ta tanıtılan ve gönderileceği belirtilen peygamberin kendi içlerinden çıkacağını, umut ediyorlardı. Ancak Allah, peygamberimiz Hazret-i Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'i, onların dışından gönderince, hemen Tevrat'taki niteliklerini değiştirdiler. Burada Allah'ın indirdiği kitaptan maksat da, içinde Hazret-i Peygamber'in niteliklerinin açıkça belirtildiği Tevrat'tır. Ve onu az bir değere değişenler, indirilen kitap yerine, dünyaya ait pek önemsiz olan bir şeyi buna karşılık almaları... Yani dünyaya ait yiyecek bir şeyleri aşağı halk tabakasından alıp kabul etmeleri.. İşte onlar, karınlarına sadece ateş doldururlar. Âhiretteki durumları gayet açıktır. Çünkü onlar kıyamet gününde ateşten başka bir şey yemeyeceklerdir. Bu yedikleri rüşvete karşı onlar için biçilmiş cezadır. Dünyada ise, ateşi yemelerinin anlamı, ateşe sebep olan şeyi yemeleridir. Çünkü kendilerine uyan insanlardan aldıkları rüşveti yemeleri, sonuçta onları cehenneme götürecektir. Şu halde burada, müsebbeb yani ateş zikredilmiş, sebep kasdedilmiştir. Allah, kıyamet günü onlarla konuşmayacaktır. Allah kendilerine gazabta bulunduğundan, rahmet yoluyla onlarla konuşmayacaktır. Yoksa bundan amaç, onlarla gerçek konuşmanın olmayacağı anlamına değildir. Böyle olursa ”Rabbine yemin olsun ki, onları hesaba çekeceğiz" (Hicr: 92) âyetiyle çelişir. Bu, öfkelenme ve kızmaktan kinayedir. Çünkü örfe göre konuşmama, öfkenin bir gereğidir. Nitekim kızgınlık sırasında, kızdıkları kimselerle konuşmamak ve hoşnutluk zamanlarında da hoşnut kaldıkları kimselere güzel bir şekilde yaklaşmak meliklerin âdetidir. Ve onları günahlarından temizlemeyecektir. Mü'minlerin bağışlanmak ve affedilmek suretiyle günahlarından arındırılıp temizlendikleri gün, Allah onları günah kirinden arındırıp temizlemeyecektir. Onlar için can yakıcı sürekli ve elem verici bir azap vardır. |
﴾ 174 ﴿