27

Geceyi gündüze katarsın, gündüzü de geceye katarsın. Geceyi kısaltıp gündüzü uzatarak, geceyi gündüzün içine sokarsın. Böylece geceler dokuz saat, gündüzler ise onbeş saat olur. Geceyi uzatıp, gündüzü onun içine sokarsın. O zaman da, geceler uzun, gündüzler kısa olur.

Ölüden diri çıkarırsın, diriden de ölü çıkarırsın. Yani, nutfeden canlı, yumurtadan kuş, cahilden âlim, âlimden cahil, mü'minden kâfir, kâfirden mümin, kuru yerden de bitki yaratırsın.

Dilediğine sayısız nimetler verirsin.' Bu büyük işleri yapmaya gücü yeten kudretin, mülkü Acemlerin elinden alıp Araplara vermek ve Acemleri zelil etmek, Arapları da yüceltmek... gibi hususlara öncelikle gücü yeter. Bu gibi şeyler, O'nun için çok daha basittir.

Bazı kitaplarda şöyle denir: ”Ben, padişahların padişahı olan Allah'ım! Padişahların perçem ve kalbleri, benim elimdedir. Kullar bana itaat ederlerse, onlara rahmet ederim. Bana isyan ederlerse, onlara ceza veririm. Padişahlara sövmekle uğraşıp durmayın. Bana tevbe edin ki, size onları şefkatli kılayım."

Bu sözler, ”nasılsamz, öyle idare edilirsiniz" anlamındadır. Bunun açık anlamı da şudur: Allah'a itaatkâr insanlar iseniz, sizi merhametli insanlar yönetir. İsyankâr insanlar iseniz, o zaman size ceza veren gaddar insanlar tarafından yönetilirsiniz.

Burada valilerin, idare ettikleri insanların hâl ve hareketlerine göre olduklarına işaret vardır. Halk iyi ise, valiler de iyidir. Halk kötü ise, valiler de kötüdür. Her müslüman, Allah'a niyazda bulunup, tevbe etmelidir. Özellikle, gaddarlık ve zulüm yayıldığı zamanlarda. Valinin zulmü veya adaleti, ekinlerde, ağaçlarda, meyvelerde veya sağılan hayvanlarda belli olur. Eğer vali zalim olursa, hayvanların sütü, ekinlerin bereketi ve ağaçların meyvesi azalır. Ticaret kervanları şehirlere uğramaz. Çünkü vali zalimdir, fenadır ve uğursuzdur. Vali âdil olursa, durum bunun tersine olur.

Ömer b. Abdülaziz halife olduğu zaman, Tavus ona şöyle yazmış : ”Eğer işinin tümünün hayır olmasını istiyorsan, hayırlıları çalıştır." Ömer de : ”Bu, bana öğüt olarak yeter" demiştir.

27 ﴿