32

De ki: 'Allah'a ve Rasûl'e itaat edin.' Bütün emir ve yasaklarda, Allah'ın elçisine uyun. Allah'ın elçisine uymaktan

eğer yüz çevirirlerse, şüphesiz Allah da inkarcıları sevmez. Yani onlardan razı olmaz ve onları anıp, yüzlerine bakmaz. Bu âyet Hazret-i Peygamber'in yüceliğine de işaret etmektedir. Çünkü Allahü teâlâ, kendisine uymayı, habibine uymaya bağlamış, kendisine itaati da, ona itaat etmekle beraber zikretmiştir. Her kim, Allah'ı sevdiğini iddia eder de, peygamberin yoluna aykırı hareketlerde bulunursa, Kur'an nassıyla o kimse yalancıdır.

Şair de şöyle der:

"İlâhı sevdiğini göstermeye çalışırken, ona isyan ediyorsun Yemin ederim ki hu çok alçak bir iştir. Eğer sevgin doğru olsaydı, ona itaat ederdin. Çünkü, seven sevdiğine itaat eder."

Allah'ı sevdiğini iddia edip de peygamberinin sünnetine uymayan kimse davasında yalancıdır. Çünkü, bir kimseyi seven, onun özel dostlarını ve onunla beraber olanları da sever. Kölesini, cariyesini, evini, yerini... Bu durum, aşkın kanunu ve sevginin esasıdır. Bu anlamda, Mecnun el-Âmiri şöyle der:

"Ülkeye, Leylâ'nın ülkesine varabilsem, Perde sahibini, perde sahibini öpebilsem, Gönlüme dolan ülke sevgisi değil, ülkedekinin sevgisidir. ”

Kâsânî, ”De ki: 'Allah'a ve Rasûl'e itaat edin.'“ âyetinin tefsirinde şöyle der: ”Eğer habibime uymaya gücünüz yetmezse, en azından, kendisiyle emrettiğim şeye itaatkâr olun. Mürid, murada uyup, onun emrine sarılmalıdır. 'Eğer insanlar, rasûle tâbi olmaktan 'yüz çevirirlerse', inkarcı kâfirlerin durumuna düşerler. 'Şüphesiz Allah’da inkarcıları sevmez.'"

Rivayet edildiğine göre: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Hazret-i Ömer'in (radıyallahü anh) elini tutmuştu. Ömer ona dedi ki: ”Ey Allah'ın elçisi, nefsim hariç, sen bana her şeyimden daha sevgilisin." Bunun üzerine Hazret-i Peygamber: ”Muhammed'in nefsi, yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, ben kendisine, kendisinden daha sevgili olmadıkça, hiç biriniz iman etmiş olamazsınız" buyurdu. Hazret-i Ömer de: ”Allah'a yemin ederim ki, şimdi sen bana, kendimden daha sevgilisin" dedi. Hazret-i Peygamber de: ”Şimdi imanın tamam oldu ey Omer" buyurdu.

Hazret-i Peygamber şöyle buyurdu: ” Direnen hariç, bütün ümmetim cennete girecektir."“Direten kimdir Ey Allah'ın elçisi?" diye soranlara da: ”Kim bana itaat ederse cennete girer. Kim de isyan ederse, direnmiş olur" cevabını verdi."

Câbir b. Abdullah anlatıyor: ”Peygamber Efendimiz uykudayken, ona melekler geldi. Meleklerden biri onun uykuda olduğunu söyledi. Diğer melek de, gözlerinin uyuduğunu, fakat kalblerinin uyanık olduğunu belirtti. Daha sonra bu melekler dediler ki: 'Bu zat (Hazret-i Muhammed) için bir benzetme yapın. ' Daha sonra şöyle bir temsil getirdiler: Adamın biri, ev yapar ve orada ziyafet vermek ister. Etrafa haberciler gönderip, ziyafet verdiğini duyurur. Davete icabet eden, eve girer ve yemek yer. Davete icabet etmiyen ise, eve girip yemek yemez. Bunu Hazret-i Peygamber için yorumlayınız ki, anlaşılsın. Daha sonra şöyle yorumladılar: Ev, cennet, davet veren ise Hazret-i Muhammed'dir. Kim Hazret-i Muhammed'e itaat ederse, cennete girer. Kim Hazret-i Muhammed'e isyan ederse, Allah'a isyan etmiş olur."

32 ﴿