79Allah'ın kendisine Tevrat gibi hakkı konuşan ve tevhidi emreden bir kitap, hüküm ve peygamberlik verdiği kimsenin, insanlara: 'Allah'ı bırakıp da bana kul olun' demesi yakışmaz. Burada, onların, peygamberlerine iftirada bulundukları açıklanmaktadır. Necran Hristiyanları: ”İsa bize, kendisini Rab edinmemizi emretti" demişlerdi. Beşer olsun veya olmasın, hiçbir kimse için böyle bir durum söz konusu değildir. Allahü teâlâ bir kimseye, şeref verip ona birçok yüce hakikatleri bildirirse, onun böyle yapması nasıl düşünülebilir?.. Fakat onun insanlara, Kitabı öğrettiğiniz ve okuduğunuz şeyler uyarınca: 'Rabbinize halis kullar olun' demesi yakışır. "Rabbani", Rabb'e mensup olan, ilim ve amel bakımından kemale ermiş olan, Allah'a ve onun dinine sıkı sıkıya sarılmış olan halis kul demektir. Bu ifade, ilâhı tanıyıp, ona itaat eden kimseye ”recülün ilâhiyyün-ilâha mensup bir adam" denmesine benzer bir ifadedir. |
﴾ 79 ﴿