117

Müşrikler,

O'nu yani Allah'ı

bırakıp da sadece dişilere tapıyorlar. Bu âyette geçen ”in" edatı, olumsuzluk belirtir. Ayette geçen ”yedune-çağırıyorlar" ifadesi ise, ”ibadet ediyorlar" anlammadır. Çünkü, bir şeye ibadet eden, sıkıştığı zaman onu çağırır. Dişilerden kasıt ise, putlardır. Müşrikler, tapmış oldukları putları, kadın şeklinde tasvir ediyorlardı ve o putlara, kadınların süslendiği şeyleri giydiriyorlar ve bu putlara genel olarak, kadın isimleri veriyorlardı. Lât, Menât ve Uzza... gibi. Bu durum onların, son derece cahil olduklarına ve serseriliklerinin de aşırılığına şahitlik etmektedir.

Yine deniyor ki, ”dişiler'den kasıt, meleklerdir. Çünkü, müşriklerin bir bölümü, meleklere tapıyorlar ve onlara ”Allah'ın kızları" diyorlardı. Allahü teâlâ bıınu: ”Ahirete inanmayanlar, meleklere dişilerin isimlerini verirler" (Necin: 27) âyetiyle ifade etmiştir. Oysa müşrikler, her şeyin en alçak ve rezilinin dişiler olduğunu kabul ederlerdi.

Böylece de, dişiler şeklindeki putlara tapınmış olmakla,

ancak inatçı şeytana tapmış olurlar. Çünkü şeytan onlara, puta tapmalarını emredip, onları bıına heveslendirdi. Onların bu şekilde, itaatte bulunmaları, tıpkı şeytana tapmak gibiydi. Buradaki şeytandan kasıt, ”İblis"tir. Çünkü, aşağıdaki âyette geçen ”belli bir pay alacağım" sözü, İblis'in sözüdür.

Âyette geçen ”merîd" kelimesi; ”kötülük yapmak üzere, hayırdan soyutlanmış, hayırsız" olan anlamına gelir. Yaprağı olmayan ağaca ”şeceretiin merdâ'" denir. Yüzünde tüy bitmeyen köse insana da aynı isim verilir.

117 ﴿