2Allah'ın insanlara rahmet hazinelerinden -hangi rahmet olursa olsun- nimet, sağlık, hikmet vs. olsun açacağı herhangi bir rahmeti tutup, hapseden kimse olamaz. Çünkü O'nun verdiğine engel olmak mümkün değildir. O'nun tuttuğunu, alıkoyduğunu ve hapsettiğini O'ndan yani O'nun tutmasından ve hapsetmesinden sonra yine varlıklardan salıverecek kimse de yoktur. Çünkü O'nun tuttuğu ve alıkoyduğu bir şeyi vermek mümkün değildir. O, üstündür, söz konusu açma ve tutma fiillerinin de yer aldığı bütün işlerden dilediğini yapacak kadar güçlüdür ve hiç kimse O'nunla yanşamaz; hikmetin ve maslahatın gerektirdiği kadar dilediğini yapan hikmet sahibidir. Muğîre b. Şu'be (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Allah Rasûlü (sallallahü aleyhi ve sellem) namazın ardından şöyle eliyordu: ”Tek Allah'tan başka hiçbir tanrı yok, ortağı da yoktur. Mülk O'nundur, hamd O'nundur. O'nun her şeye gücü yeter. Allah'ım! Verdiğine kimse engel olamadığı gibi alıkoyduğunu da kimse veremez. Kıs met sahibine senden olan kısmeti fayda vermez. ” Ona ancak ameli ve itaati fayda verir. Bu sebeple akıllı insan, zorluk, sıkıntı ve yorgunluk olmadan rızkı kendisine gelinceye dek gayret sarfetmelidir. Şeyh Ebû Ya'kub el-Basrinin şöyle dediği rivayet edilmiştir: ”Harem-i Şerifte on gün kadar aç kaldım. Kendimi güçsüz hissettim ve güçsüzlüğümü telâfi edecek bir şey bulabilirim diye vadiye çıkmayı içimden geçirdim. Bu nun üzerine çıktım, atılmış bir çanta buldum ve onu aklım. Bir de ne göreyim, bir adam geldi ve önüme oturdu. Yere bir çanta koydu ve bana: ”Bu sana ait tir" dedi. Ben de ona: ”Bunu ne diye bana verdin" deyince o: ”Bil ki, biz, on günden beri denizde idik. Gemi nerede ise batıyordu. Bunun üzerine her birimiz, Allah bizi kurtardığı taktirde bir şey bağışlamayı adadı. Ben de Allah'ın beni kurtarmasına karşılık karşıma ilk çıkan kişiye bunu bağışlamayı adadım. Sen karşıma ilk çıkan kişisin." Ona: ”Aç bakalım onu" dedim. O da onu açtı ve bir de ne göreyim, içinde pasta, badem ve şeker var! Bunun üzerine biraz ondan, biraz bundan aldım. Ardından bana: ”Gerisini benden çocuklarına bir hediye olarak götür," deyince onları aldım ve kendi kendime şöyle dedim: Rızkın sana on günden beri geliyor, sen ise onları vâdide arıyorsun. Allah'ım! Bize hayırlı kapı aç ve bizi, akıllı insanları rızıklandırdığın gibi rızıklandır. Şüphesiz sen bütün kapıları açansın." |
﴾ 2 ﴿