12Doğrusu sen onlara şaşıyorsun. Ama onlar seninle alay ediyorlar. Yani sen onlara sorma. Çünkü onlar, inat ediyorlar ve büyüklük taslıyorlar. Bu sebeple soru sorman kendilerine fayda sağlamaz. Sen, onlarla kendi anındaki farklı duruma bak. Ve yine sen, Allahü teâlâ'nın bu muazzam varlıkları yaratma gücüne, yeniden var etme kudretine, onların yeniden dirilmeyi inkâr etmelerine şaşıyorsun. Halbuki onlar, senin şaşmanı ve öldükten sonra yeniden dirilmeyi kabullenmeni alay konusu ediyorlar. Katâde şöyle demiştir: ”Allah'ın Nebisi, bu Kur'an indiği zaman ona ve insanların sapıklığına hayret etmiştir. Nitekim Hazret-i Peygamber, Kur'an’ı dinleyen herkesin iman edeceğini sanıyordu. Oysa müşrikler, Kuran'ı dinlediklerinde onunla alay ederek bir türlü iman etmemişlerdi. İşte Allah Rasûlü, bu duruma şaşmış, hayretler içinde kalmıştır. Bunun üzerine Allahü teâlâ şöyle buyurmuştur: Doğrusu sen onlara şaşıyorsun. Ama onlar (seninle) alay ediyorlar." "Teaccüb", bir şeyin sebebini bilmediği zaman insanda meydana gelen şaşkınlık halidir. Şaşkınlığın Allah'a atfedilmesi doğru değildir. Çünkü Allah, bilinmeyen şeyleri çok iyi bilir ve hiçbir gizlilik, bilgisi haricinde değildir. Bu sebeple Allahü teâlâ'nın sıfatında şaşkınlık, aşırı inkâr ve kınama anlamında olabilir. Nitekim bir kıraat şekline göre âyetteki ”acibte" şaşırdın yerine ”acibtu" (şaşırdım) diye okunmuştur. Söz konusu şaşkınlık, şu hadisi şerifte geçtiği gibi, tasvib etmek ve hoşnut olmak anlamına da gelebilir: ”Rabbin, eğlenceye meyli olmayan gençten hoşnut olur."(4) 4- Elimde bulunan kaynaklarda bu ifadeye rastlamadım. Her halde bu söz seleften birine aittir. Güneyde bu âyetle ilgili olarak soru sorulmuş, o da şöyle cevap vermiştir: ”Allahü teâlâ hiçbir şeye şaşmaz; fakat burada Peygamberine eşlik ederek şöyle buyurmuştur: 'Ey Rasûlüm Muhammed! Onların seni yalanlamalarına şaşırıyorsan, asıl onların: 'Biz mi toprak olduğumuz zaman yeniden yaratılacağız?' demeleri şaşılıcak şeydir. ” (Râd: 5) Yani durum, senin söylediğin gibidir. Râgıb el-İsfehânî'nin ”el-Müfredât" isimli eserinde şöyle geçmektedir: ”Doğrusu sen onlara şaşıyorsun. Ama onlar (seninle) alay ediyorlar.' (Saffât: 12) Yani, yeniden dirilme konusunda tam bir bilgiye sahip olmandan dolayı onların bunu inkâr etmelerine şaşıyorsun. Oysa onlar, cehaletlerinden ötürü alay ediyorlar. |
﴾ 12 ﴿