15Siz de O'ndan başka ibadet etmeyi dilediğinize tapın.' Bu, şu demektir. Yani ben Allah'ın bana emrettiği şeylere sarıldım. Ey kâfirler siz ise ibadet etmeyi dilediğiniz şeylere ibadet edin. Buradaki emir ”...dilediğinizi yapın! Şüphesiz O, yaptıklarınızı görmektedir." (Fussılet: 40) âyeti kerimesinde olduğu gibi tehdit ifade etmektedir. el-İrşad isimli eserde şöyle denilmektedir: ”Bu âyet gayet açık bir biçimde onlara Yüce Allah'ın ne derece gazab ettiğini göstermektedir. Başlarına Allah'ın cezası gelmesi için sanki O'ndan başkasına ibadet etmeleri yasaklanmamakta, tersine emrolunmaktadır. Müşrikler Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a: ”Ey Rasûlüm Muhammed babalarının ve dedelerinin dinine karşı gelmek sureti ile hüsrana uğradın", deyince Yüce Allah (celle celalühü) da şöyle buyurdu: De ki,: 'Gerçekten hüsrana uğrayanlar yani insanın düşündüğü, ilgi gösterdiği şeyi zayi etmesi ve kendisi için gerekli olanları itlaf etmesinden ibaret olan tam hüsran kıyamet günü, sapmak ve inkârı tercih etmek sureti ile hem kendilerini hem de sapmak ve kendileri için inkârı tercih etmek sureti ile ailelerini ziyana sokanlardır.' Yani kendilerini ve ailelerini herhangi bir eşya gibi zayi edip telef edenlerdir. Çünkü onlar kendilerini ve ailelerini ebedî azaba maruz bırakmışlar ve onları ötesinde daha büyüğü olmayan helâka sürüklemişlerdir. Bilesiniz ki, bu hüsran apaçık hüsrandır. Zira cenneti cehennemle, cennetin derecelerini cehennemin aşağılık mertebeleri ile değiştirmişlerdir. |
﴾ 15 ﴿