8

'Rabbimiz onları da, onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden iyi olanları da, kendilerine vaadettiğin Adn Cennetlerine koy.

Yüce Allah, ”Lâ ilahe illallah Muharnmedun Rasûlüllah" diyen kimseyi ya azap etmeksizin doğrudan doğruya, ya da isyanı kadar bir azap verdikten sonra Adn Cenneti'ne koyacağını vaadetmiştir. Her makamın kendine özel bir ameli vardır. İşlenen amel, daha özel ve daha yüksekse erişilen makam da daha yüksek ve dalia yücedir. Onların atalarından, zevcelerinden, nesillerinden genel olarak cennete girmeye elverişli bir salâh sahibi olanları her ne kadar bunlardan salâh itibariyle daha aşağı olsalar da bunları da çocuklarıyla birlikte cennete koy ki, böylece o çocukların sevinçleri tam, iç huzurları kat kat artsın.

Burada işaret olunuyor ki, tevbe eden bir kimsenin bereketi babalarına, zevcelerine ve nesillerine ulaşır. Böylece onlar da bu tevbeyle cenneti ve nimetlerini elde ederler.

Said b. Cübeyr der ki,: ”Mü'min cennete girince şöyle söyler: 'Nerede babam? Nerede çocuğum? Zevcem nerede?' Kendisine denilir ki,: 'Onlar senin gibi amel yapmadılar.' Bunun üzerine mü'min: 'Ben hem kendim ve hem de onlar için amel ediyordum,' der. Bunun üzerine: 'Onları da cennete girdirin,' denilir. Nitekim Yüce Allah buna şöyle işaret buyurur: ”îman eden ve soylarından gelenlerde imanda kendilerine tabi olanlar ( varya )! İşte Biz onların nesillerini de kendilerine kattık." (Tur: 21)"

Bu âyet-i kerimede ”Onları .. koy." fiilinin daha önceki âyette yer alan ”koru" fiiline atfedilmesi ve iki fiilin arasına ”Rabbimiz" şeklinde nida edatının getirilmesi duâ, niyaz ve yardım esnasında yakarma sesinin mübalağalı yapılması içindir.

Enes b. Malik (radıyallahü anh) rivayet ediyor: ”Kıyamet günü olunca Müslümanların çocuklarına ”kabirlerinizden çıkınız" diye çağında bulunulur. Onlar kabirlerinden çıkarlar. Kendilerine ”zümreler halinde cennete gidiniz" diye nida olunur. Çocuklar: ”Ey Rabbimiz! Ebeveynlerimiz bizimle birlikte mi?" derler. Kendilerine ikinci kez: ”Zümreler halinde cennete gidiniz" diye nida olunur. Çocuklar: ”Ebeveynlerimiz bizimle birlikte mi?" deyince Allahu teâlâ tebessüm buyurur ve der ki,: ”Ebeveynleriniz sizinle birlikte" ve her bir çocuk ebeveynine sıçrar, onların ellerinden tutarak kendilerini cennete koyarlar. Çocuklar o gün bahalarını ve annelerini sizlerin evlerinizdeki çocuklarınızı tanımanızdan daha fazla tanırlar."(2)

2- Bu haber Enes b. Malik'ten mevkuf olarak rivayet edilen bir haberdir. Haberin doğruluğuna delâlet eden şahitler ve seleften rivayet olunan haberler vardır. Bu konuda Yüce Allah'ın şu âyet-i kerimesi yeterlidir: ”İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tabi olanlar (varya)! işte biz onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik..." (Tur: 21)

Şüphesiz aziz ve hakim olan Sensin. Azız, takdir ettiği kendisine imkânsız olmayan galip, hakim de sadece gözalıcı hikmetin gerektirdiği şeyleri yapan demektir. Vefa ile vaadini yerine getirme de bu cümledendir.

8 ﴿