43

Sana söylenen senden önceki peygamberlere söylenmiş olandan başka bir şey değildir. Bu ifade Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a karşılaşmış olduğu kâfirlerin eziyetinden dolayı bir teselli ifadesidir. Burada Yüce Allah demiş oluyor ki,: Senin kavmine mensup kâfirlerce senin hakkında ve sana indirilen Kur'an hakkında söylenen sözler, senden önce geçen peygamberler ve semavî kitaplar hakkında da söylenmiştir. Onlar için de büyücü, kâhin, mecnun, mitoloji ve benzeri yakıştırmalar yapılmıştır.

Elbette senin Rabbin hem peygamberlerine ve onlara iman edenlere

mağfiret sahibi, hem de onlara ve kendilerine indirilen kitaba iman etmeyen peygamber düşmanlarına karşı

acı bir azap sahibidir. Allahü teâlâ senden önce geçen peygamberlere yardımcı olmuş, onların düşmanlarından intikam almıştır. Aynısını senin düşmanlarına da yapacaktır. Bir âyet-i kerimede Yüce Allah şöyle buyurur: ”Yemin olsun ki, senden önceki peygamberler de yalanlanmıştı. Onlar yalanlamalarına ve eziyet edilmelerine rağmen sabrettiler, son unda yardımımız onlara yetişti..." (En'âm: 34)

Bu âyet-i kerime gösteriyor ki, insanların birbirlerine karşı dillerini kesmek hikmetten değildir. Görüldüğü üzere Allahü teâlâ insanların dilini kendi zâtı hakkında ileri geri konuşmaktan alıkoymamıştır, hatta Allahü teâlâ hakkında onlar O'nun karısı, çocuğu vardır gibi ve benzeri ifadeler kullanmışlardır. Allah hakkında böyle söylerlerse diğer peygamberler, Rasûller, Allah dostları ve ona yakın veliler hakkında neler söyleyebileceklerini hesap etmek gayet kolaydır.

43 ﴿